YSK temsilcisinden iki seçim senaryosu yorumu: Mazbata ikinci adaya verilmez İstanbul Büyükşehir Belediyesi Lideri Ekrem İmamoğlu’nun siyaset yasağını kapsayacak biçimde cezalandırılmasının akabinde gözler, cumhurbaşkanı adaylarının yargı pürüzüne takılması durumunda yaşanacaklara çevrildi. Çok sayıda ihtimali barındıran adaylık konusunda, çeşitli senaryolar tartışılmaya başlandı.
BirGün’den Hüseyin Şimşek’in haberine nazaran, Yüksek Seçim Şurası (YSK) UYGUN Parti Temsilcisi Mustafa Tolga Öztürk, adaylık sürecinde yaşanabilecek mümkün yargı engellemeleri ve seçim heyetleri hakkında değerlendirmelerde bulundu. Bir cumhurbaşkanı adayının seçimleri önde tamamlamasının akabinde hükümlü hale gelmesi durumunda yaşanacakları anlatan Öztürk, “Cumhurbaşkanlığı seçiminde aranan yeterlilik yüzde 50+1’dir. Bir adayın bu oya ulaşmadan yalnızca öndeki aday hükümlü hale geldi diye cumhurbaşkanı ilan edilmesi mümkün değildir. Yasak gelirse iki farklı senaryo üzerinden süreç yürüyecek” dedi.
‘BAŞVURMAZSA SÜREÇ BAŞA DÖNECEK’
İlk senaryonun Cumhurbaşkanlığı seçiminin birinci çeşidine ait olduğunu bildiren Öztürk, “Cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldığında, ikinci çeşide kalma durumu ortaya çıkarsa fakat süreksiz sonuç ilan edilmeden birinci sıradaki aday hükümlü hale gelirse bu durumda seçimi üçüncü sırada tamamlayan adayın ikinci cinste yarışmak istediğine ait başvurusu beklenecek. Üçüncü sıradaki aday başvurursa ikinci ve üçüncü olan adaylar ikinci tıpta yarışacak. Başvurmazsa süreç başa dönecek” diye konuştu.
İkinci senaryonun seçimlerin ikinci tipi hakkında olduğunu bildiren Öztürk, “Eğer seçimin ikinci cinse kalması katılaştıktan daha sonra süreç işler ve birinci sıradaki aday hükümlü hale gelirse bu biçimde seçimler iptal olur. Süreç bir daha başlar ve 45 gün içerisinde adaylar bir daha belirlenerek yeni bir seçim yapılır” diye konuştu.
Yeni seçim kanununa bakılırsa, vilayet seçim konseylerinde ‘kıdemli hakim’in vazife alması uygulaması ortadan kalktı. Bir lider, iki asil ve iki yedek üyeden oluşan vilayet seçim heyeti üyeleri, iki yılda vilayet merkezinde misyon yapan, kınama yahut daha ağır disiplin cezası almamış, en az birinci sınıfa ayrılmış yargıçlar içinden, isimli yargı birinci derece mahkemesi adalet komitesince kura formülüyle belirleniyor.
Bu durumun ortaya çıkarabileceği muhtemel sonuçlar hakkında da değerlendirmelerde bulunan YSK temsilcisi Öztürk, “Bu seçimler, hem seçim şurası liderleri birebir vakitte yeni seçim kanunu açısından en büyük imtihan olacak. Büyükşehirlerde yeni kanuna nazaran vilayet ve ilçe seçim konseyi liderleri için kura çekimleri yapıldı. Birtakım büyükşehirlerde gorece genç ve deneyimsiz yargıçlar seçim heyetlerinin başına geçti. Daha evvel seçim şurası başkanlığı yapmamış ya da seçimlerle ilgili deneyimi bulunmayan bu yargıçlar, büyükşehirlerde vilayet seçim konseyi lideri olduktan daha sonra, olağan olarak herkesi tıpkı kefeye koyamayız lakin çeşitli sıkıntılara niye olabilirler. Bu durumun sancıları yaşanabilir” sözlerini kullandı.
BirGün’den Hüseyin Şimşek’in haberine nazaran, Yüksek Seçim Şurası (YSK) UYGUN Parti Temsilcisi Mustafa Tolga Öztürk, adaylık sürecinde yaşanabilecek mümkün yargı engellemeleri ve seçim heyetleri hakkında değerlendirmelerde bulundu. Bir cumhurbaşkanı adayının seçimleri önde tamamlamasının akabinde hükümlü hale gelmesi durumunda yaşanacakları anlatan Öztürk, “Cumhurbaşkanlığı seçiminde aranan yeterlilik yüzde 50+1’dir. Bir adayın bu oya ulaşmadan yalnızca öndeki aday hükümlü hale geldi diye cumhurbaşkanı ilan edilmesi mümkün değildir. Yasak gelirse iki farklı senaryo üzerinden süreç yürüyecek” dedi.
‘BAŞVURMAZSA SÜREÇ BAŞA DÖNECEK’
İlk senaryonun Cumhurbaşkanlığı seçiminin birinci çeşidine ait olduğunu bildiren Öztürk, “Cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldığında, ikinci çeşide kalma durumu ortaya çıkarsa fakat süreksiz sonuç ilan edilmeden birinci sıradaki aday hükümlü hale gelirse bu durumda seçimi üçüncü sırada tamamlayan adayın ikinci cinste yarışmak istediğine ait başvurusu beklenecek. Üçüncü sıradaki aday başvurursa ikinci ve üçüncü olan adaylar ikinci tıpta yarışacak. Başvurmazsa süreç başa dönecek” diye konuştu.
İkinci senaryonun seçimlerin ikinci tipi hakkında olduğunu bildiren Öztürk, “Eğer seçimin ikinci cinse kalması katılaştıktan daha sonra süreç işler ve birinci sıradaki aday hükümlü hale gelirse bu biçimde seçimler iptal olur. Süreç bir daha başlar ve 45 gün içerisinde adaylar bir daha belirlenerek yeni bir seçim yapılır” diye konuştu.
Yeni seçim kanununa bakılırsa, vilayet seçim konseylerinde ‘kıdemli hakim’in vazife alması uygulaması ortadan kalktı. Bir lider, iki asil ve iki yedek üyeden oluşan vilayet seçim heyeti üyeleri, iki yılda vilayet merkezinde misyon yapan, kınama yahut daha ağır disiplin cezası almamış, en az birinci sınıfa ayrılmış yargıçlar içinden, isimli yargı birinci derece mahkemesi adalet komitesince kura formülüyle belirleniyor.
Bu durumun ortaya çıkarabileceği muhtemel sonuçlar hakkında da değerlendirmelerde bulunan YSK temsilcisi Öztürk, “Bu seçimler, hem seçim şurası liderleri birebir vakitte yeni seçim kanunu açısından en büyük imtihan olacak. Büyükşehirlerde yeni kanuna nazaran vilayet ve ilçe seçim konseyi liderleri için kura çekimleri yapıldı. Birtakım büyükşehirlerde gorece genç ve deneyimsiz yargıçlar seçim heyetlerinin başına geçti. Daha evvel seçim şurası başkanlığı yapmamış ya da seçimlerle ilgili deneyimi bulunmayan bu yargıçlar, büyükşehirlerde vilayet seçim konseyi lideri olduktan daha sonra, olağan olarak herkesi tıpkı kefeye koyamayız lakin çeşitli sıkıntılara niye olabilirler. Bu durumun sancıları yaşanabilir” sözlerini kullandı.