Yargı: Tenkit niçiniyle akademisyenin iş akdi fesh edilemez Toplumsal medya paylaşımları ve basına verdiği demeçler niçiniyle iş akdi fesh edilen Prof. Levent Sevgi’nin mahkemeye yaptığı müracaat karara bağlandı. Yönetim mahkemesi, Sevgi’nin basına demeç vermesinin ve toplumsal medyada tenkit mahiyetindeki paylaşımlarının disiplin soruşturmasına bahis olamayacağına hükmetti.
MAHKEME: KAMU FAYDASI YOK
Sevgi, üniversite idaresinin araştırma nazaranvlilerine daha düşük maaşlar teklif etmesi ve araştırma bakılırsavlilerinin diğer alt takımlara alınmasına bir yıl evvel reaksiyon gösterdi. Öte yandan üniversitenin almış olduğu emekli profesörlerin fiyatsız müsaadeye gönderilmesi sonucunı eleştiren Sevgi, bu durumu toplumsal medya hesaplarından paylaştı. Sevgi’nin üniversitede yaşananlar niçiniyle basına demeç vermesiyle bir arada üniversite idaresi 13 Temmuz’da iş akdini feshetti ve disiplin soruşturması başlattı. Sevgi, sürecin iptal edilmesi için yönetim mahkemesine başvurdu. Davalı üniversite idaresi kararlarının hukuka uygun olduğunu söyleyerek davanın reddedilmemesi gerektiğini savundu.
İstanbul 2. Yönetim Mahkemesi ise Sevgi’nin yaptığı tenkitlerden dolayı iş akdinin fesh edilmesini hukuka karşıt buldu. Mahkeme, Sevgi’nin yaptığı işte başarısız olduğuna yönelik rastgele bir bulgu bulunmadığını belirterek, mukavelenin fesh edilmesinde kamu faydası bulunmadığı kararına vardı.
‘BİRÇOK SUÇLAMANIN YERSİZ OLDUĞU KANITLANMIŞ OLDU’
Mahkeme bu sonucu verirken üniversite idaresi iki ay evvel Sevgi’nin toplumsal medya paylaşımları niçiniyle yeni bir disiplin soruşturması başlattı. Sevgi başlatılan soruşturmaya reaksiyon göstererek mahkeme sonucunı hatırlattı: “Mahkeme, yapmış olduğum paylaşımların söz özgürlüğü kapsamında ve tenkit niteliğinde olduğuna karar verdi. Ayrıyeten mahkeme, vazifemde başarısız olduğum ve iş akdimin fesh edilmesini gerektirecek bir fiilin bulunmadığını da belirtti. bu biçimdece üniversite idaresinin ‘kurumu aşağıladınız, kasıtlı olarak hata isnadında bulundunuz, kabahatini işlediğiniz anlaşılmıştır, marka pahasına ziyan verdiniz, intikamcısınız, öğrencileri kışkırttınız’ üzere gibisi biroldukca suçlamanın yersiz olduğu kanıtlanmış oldu. Lakin, üniversite idaresi mayıs ayı başında bir daha toplumsal medya paylaşımlarım niçiniyle hakkımda ikinci bir disiplin soruşturması açtı ve geçenlerde sonuçlanan Mühendislik Fakültesi Disiplin Heyeti sonucuna nazaran beni hatalı bularak maaş kesme cezası verdi. Bu hukuk garabeti karşısında ben de üniversite idaresini istifaya davet ettim ve itiraz hakkımdan vazgeçtim. Bu sonucu da mahkemeye taşıyacağım.”
MAHKEME: KAMU FAYDASI YOK
Sevgi, üniversite idaresinin araştırma nazaranvlilerine daha düşük maaşlar teklif etmesi ve araştırma bakılırsavlilerinin diğer alt takımlara alınmasına bir yıl evvel reaksiyon gösterdi. Öte yandan üniversitenin almış olduğu emekli profesörlerin fiyatsız müsaadeye gönderilmesi sonucunı eleştiren Sevgi, bu durumu toplumsal medya hesaplarından paylaştı. Sevgi’nin üniversitede yaşananlar niçiniyle basına demeç vermesiyle bir arada üniversite idaresi 13 Temmuz’da iş akdini feshetti ve disiplin soruşturması başlattı. Sevgi, sürecin iptal edilmesi için yönetim mahkemesine başvurdu. Davalı üniversite idaresi kararlarının hukuka uygun olduğunu söyleyerek davanın reddedilmemesi gerektiğini savundu.
İstanbul 2. Yönetim Mahkemesi ise Sevgi’nin yaptığı tenkitlerden dolayı iş akdinin fesh edilmesini hukuka karşıt buldu. Mahkeme, Sevgi’nin yaptığı işte başarısız olduğuna yönelik rastgele bir bulgu bulunmadığını belirterek, mukavelenin fesh edilmesinde kamu faydası bulunmadığı kararına vardı.
‘BİRÇOK SUÇLAMANIN YERSİZ OLDUĞU KANITLANMIŞ OLDU’
Mahkeme bu sonucu verirken üniversite idaresi iki ay evvel Sevgi’nin toplumsal medya paylaşımları niçiniyle yeni bir disiplin soruşturması başlattı. Sevgi başlatılan soruşturmaya reaksiyon göstererek mahkeme sonucunı hatırlattı: “Mahkeme, yapmış olduğum paylaşımların söz özgürlüğü kapsamında ve tenkit niteliğinde olduğuna karar verdi. Ayrıyeten mahkeme, vazifemde başarısız olduğum ve iş akdimin fesh edilmesini gerektirecek bir fiilin bulunmadığını da belirtti. bu biçimdece üniversite idaresinin ‘kurumu aşağıladınız, kasıtlı olarak hata isnadında bulundunuz, kabahatini işlediğiniz anlaşılmıştır, marka pahasına ziyan verdiniz, intikamcısınız, öğrencileri kışkırttınız’ üzere gibisi biroldukca suçlamanın yersiz olduğu kanıtlanmış oldu. Lakin, üniversite idaresi mayıs ayı başında bir daha toplumsal medya paylaşımlarım niçiniyle hakkımda ikinci bir disiplin soruşturması açtı ve geçenlerde sonuçlanan Mühendislik Fakültesi Disiplin Heyeti sonucuna nazaran beni hatalı bularak maaş kesme cezası verdi. Bu hukuk garabeti karşısında ben de üniversite idaresini istifaya davet ettim ve itiraz hakkımdan vazgeçtim. Bu sonucu da mahkemeye taşıyacağım.”