Tarihi Ermeni mezarlığında defineci talanı Ankara’nın Sincan ilçesindeki Yenikent Zir Vadisi’nde geçmişte 1960’lı senelera kadar Ermenilerin yaşadığı bölgedeki tarihi mezarlık, definecilerin amacı oldu. Etrafında Helenistik periyoda ilişkin kireç taşı ve mermerlerden yapılma sütunlar bulunan mezarlıkta yapılan hafriyatlar kararı kimi mezarlar açılırken, insan kemikleri ortaya çıktı.
Tarihçi Erdinç Akgül, bölgede fotoğraf çekerken durumu fark ederek polis ve belediye gruplarına haber verdi. Mezarlıkta inceleme yapıldı ve kemiklerden numune alındı. sonrasındasında Ankara Büyükşehir Belediyesi takımları tarafınca açık mezarlar kapatıldı.
AKGÜL: BUNLAR MÜDAFAA ALTINA ALINMASI GEREKEN MEZAR TAŞLARI
Tarihçi Erdinç Akgül, bölgenin 2’nci derece sit alanı olduğunu söylemiş oldu. Akgül, Stanoz Ermeni Mezarlığının 600 yıllık geçmişi olduğunu, tarihi mezar taşlarını fotoğraflamaya geldiğinde kazılmış mezarlarla karşılaştığını anlatarak, “Bunlar koleksiyon düzeyinde yani müzeye alınması, korunması gereken mezar taşları. Geldiğim gün 2 tane mezarın açık olduğunu ve insan kemiklerinin dışarıda olduğunu fark ettim. Definecilerin çukurları insan kemiklerinin düzeyinin 1,5 metre daha altına kadar indirip alttaki Helenistik kalıntılara kadar indiklerini fark ettim. Bütün kafatasları, dişler, kemikler ortadaydı. Maalesef defineciler tarafınca tarihimizin nasıl tahrip edildiğini canlı biçimde gördüğümüz bir açık hava müzesi haline dönüştü burası. Definecilerin tarihimize epeyce büyük ziyanı var. Bu durumdan rahatsız oldum. İnsani bakılırsavimi yapmak istedim” diye konuştu.
‘AÇIK HAVA MÜZESİ’
Akgül, savcılık sonucuyla insan kemiği olup olmadığının belirlenmesi için örnek alındığını belirterek, “Bizim tarihimiz için üzücü. Kim olursa olsun bir insan cenazesinden bahsediyoruz. bu türlü tahrip edilmemesi gerekiyordu. Burası epeyce önemli bir açık hava müzesi. Yetkililerden ricamız buranın süratli bir biçimde muhafaza altına alınmasıdır” davetinde bulundu. (ANKARA-DHA)
Tarihçi Erdinç Akgül, bölgede fotoğraf çekerken durumu fark ederek polis ve belediye gruplarına haber verdi. Mezarlıkta inceleme yapıldı ve kemiklerden numune alındı. sonrasındasında Ankara Büyükşehir Belediyesi takımları tarafınca açık mezarlar kapatıldı.
AKGÜL: BUNLAR MÜDAFAA ALTINA ALINMASI GEREKEN MEZAR TAŞLARI
Tarihçi Erdinç Akgül, bölgenin 2’nci derece sit alanı olduğunu söylemiş oldu. Akgül, Stanoz Ermeni Mezarlığının 600 yıllık geçmişi olduğunu, tarihi mezar taşlarını fotoğraflamaya geldiğinde kazılmış mezarlarla karşılaştığını anlatarak, “Bunlar koleksiyon düzeyinde yani müzeye alınması, korunması gereken mezar taşları. Geldiğim gün 2 tane mezarın açık olduğunu ve insan kemiklerinin dışarıda olduğunu fark ettim. Definecilerin çukurları insan kemiklerinin düzeyinin 1,5 metre daha altına kadar indirip alttaki Helenistik kalıntılara kadar indiklerini fark ettim. Bütün kafatasları, dişler, kemikler ortadaydı. Maalesef defineciler tarafınca tarihimizin nasıl tahrip edildiğini canlı biçimde gördüğümüz bir açık hava müzesi haline dönüştü burası. Definecilerin tarihimize epeyce büyük ziyanı var. Bu durumdan rahatsız oldum. İnsani bakılırsavimi yapmak istedim” diye konuştu.
‘AÇIK HAVA MÜZESİ’
Akgül, savcılık sonucuyla insan kemiği olup olmadığının belirlenmesi için örnek alındığını belirterek, “Bizim tarihimiz için üzücü. Kim olursa olsun bir insan cenazesinden bahsediyoruz. bu türlü tahrip edilmemesi gerekiyordu. Burası epeyce önemli bir açık hava müzesi. Yetkililerden ricamız buranın süratli bir biçimde muhafaza altına alınmasıdır” davetinde bulundu. (ANKARA-DHA)