NASA, ünlü Türk çiftin Jeff Bezos’la geliştirdiği Orbital Reef’i seçti Alçak Dünya yörüngesinde (LEO), Sierra Space ve Blue Origin öncülüğünde ticari emelle kurulup işletilecek bir uzay istasyonu olarak geliştirilmekte olan Orbital Reef, bir kontrat ile NASA’nın finansal dayanağını aldı. NASA’nın Ticari LEO Geliştirme programı, Memleketler arası Uzay İstasyonu emekliye ayrılmadan evvel büyüyen uzay iktisadını canlandırmaya yardımcı olmak emeliyle LEO’daki tüm araştırma ve keşif faaliyetlerini özel uzay istasyonlarına kaydırmayı amaçlıyor. Sierra Space, Eren ve Fatih Özmen’e ilişkin olan Sierra Nevada Corporation’ın (SNC) yan kuruluşudur. SNC, Sierra Space’in çoğunluk payına sahiptir.
Sierra Space İdare Heyeti Lideri ve SNC CEO’su Fatih Özmen, “NASA’nın, ihtilal nitelikli bir yaklaşım ile farklı müşteriler ve bölümler için uzayı daha ulaşılabilir hâle getirmeyi amaçlayan Orbital Reef’in geliştirilmesini desteklemesi bizleri fazlaca heyecanlandırıyor. Sierra Space ve Blue Origin beraberliği, yeni jenerasyon uzay istasyonu konusunda eşsiz ve yaratıcı bir yaklaşım sunacak.” diyerek mevzuyla ilgili yorumlarını aktardı. Türk iş insanları Fatih ve Eren Özmen, Sierra Space’in çoğunluk payını elinde bulunduran SNC’nin sahibi ve her ikisi de Sierra Space’in idare heyetinde yer alıyor.
NASA’nın Orbital Reef’i seçmesi, Memleketler arası Uzay İstasyonu gibisi bir ticari uzay istasyonu kurma konusundaki ileri görüşlülüğünü gözler önüne seriyor. Orbital Reef, mikro yerçekimi ortamından yararlanamayan kümelerin, uzay araştırmalarına erişim imkanlarını genişletecek. Orbital Reef’te yürütülen mikro yerçekimi araştırma, geliştirme ve yeni kuşak üretim çalışmaları, gelecekte, Ay ve Mars’ın ötesine yapılacak keşif nazaranvlerine imkan sağlayacak. Bu çalışmalar beraberinde, dünyadaki hayatı değerli ölçüde güzelleştirecek.
Sierra Space CEO’su Tom Vice bahisle ilgili şunları söylemiş oldu: “Blue Origin ve Sierra Space olarak, insanlığın gezegenimizin ötesinde medeniyetler oluşturmasına ve sürdürmesine imkân sağlarken dünya üstündeki hayatı da düzgünleştirme hayalimizi gerçekleştiriyoruz. Alçak Dünya yörüngesinin ticarileştirilmesi bu seyahatte değerli bir adım. İnsanlığın uzaya yerleşmesine imkan sağlayacak bu kıymetli programda NASA ile birlikte çalışmak için sabırsızlanıyoruz.”
Orbital Reef grubu, kurulacak yeni uzay istasyonu için ulaşım ve sistem hizmetlerini geliştirme, entegre etme ve işletme konusundaki uzmanlığını bir ortaya getiriyor. Sierra Space Orbital Reef için LIFE platformunu ve Dream Chaser uzay uçağını sağlıyor. LIFE, yörüngede resen şişebilen, üç katlı, ticari ve bilimsel gayeli kullanılabilen ve uzayda hayat sağlayan bir habitat. Bu büyük modül, geniş hacim sunarak yörüngede ömür ve çalışma alanları oluşturacak. Modül yardımıyla yüksek fırlatma maliyetlerinden de tasarruf edilecek. Sierra Space, Dream Chaser uzay uçağı ile Orbital Reef’e hem yolcu tıpkı vakitte kargo taşıma hizmeti sağlayacak. Blue Origin ise istasyonun altyapısının, geniş çaplı metal modüllerin ve bir daha kullanılabilir ağır yük kaldırma fırlatma sistemi olan New Glenn’in geliştirilmesine öncülük edecek.
Orbital Reef’in vizyonu, “yörüngede herkes için bir adres” sağlamak. Birinci müşterileri içinde NASA’nın, klasik Memleketler arası Uzay İstasyonu ortaklarının, uzaya erişim muhtaçlığı duyan devletler ve ajansların yer alması bekleniyor. Araştırma, üretim, medya, cümbüş, spor, oyun, macera seyahati ve turizm üzere dallar de dâhil çeşitli pazarlar büyüdükçe istasyonun da büyümesi hedefleniyor.
Sierra Space İdare Heyeti Lideri ve SNC CEO’su Fatih Özmen, “NASA’nın, ihtilal nitelikli bir yaklaşım ile farklı müşteriler ve bölümler için uzayı daha ulaşılabilir hâle getirmeyi amaçlayan Orbital Reef’in geliştirilmesini desteklemesi bizleri fazlaca heyecanlandırıyor. Sierra Space ve Blue Origin beraberliği, yeni jenerasyon uzay istasyonu konusunda eşsiz ve yaratıcı bir yaklaşım sunacak.” diyerek mevzuyla ilgili yorumlarını aktardı. Türk iş insanları Fatih ve Eren Özmen, Sierra Space’in çoğunluk payını elinde bulunduran SNC’nin sahibi ve her ikisi de Sierra Space’in idare heyetinde yer alıyor.
NASA’nın Orbital Reef’i seçmesi, Memleketler arası Uzay İstasyonu gibisi bir ticari uzay istasyonu kurma konusundaki ileri görüşlülüğünü gözler önüne seriyor. Orbital Reef, mikro yerçekimi ortamından yararlanamayan kümelerin, uzay araştırmalarına erişim imkanlarını genişletecek. Orbital Reef’te yürütülen mikro yerçekimi araştırma, geliştirme ve yeni kuşak üretim çalışmaları, gelecekte, Ay ve Mars’ın ötesine yapılacak keşif nazaranvlerine imkan sağlayacak. Bu çalışmalar beraberinde, dünyadaki hayatı değerli ölçüde güzelleştirecek.
Sierra Space CEO’su Tom Vice bahisle ilgili şunları söylemiş oldu: “Blue Origin ve Sierra Space olarak, insanlığın gezegenimizin ötesinde medeniyetler oluşturmasına ve sürdürmesine imkân sağlarken dünya üstündeki hayatı da düzgünleştirme hayalimizi gerçekleştiriyoruz. Alçak Dünya yörüngesinin ticarileştirilmesi bu seyahatte değerli bir adım. İnsanlığın uzaya yerleşmesine imkan sağlayacak bu kıymetli programda NASA ile birlikte çalışmak için sabırsızlanıyoruz.”
Orbital Reef grubu, kurulacak yeni uzay istasyonu için ulaşım ve sistem hizmetlerini geliştirme, entegre etme ve işletme konusundaki uzmanlığını bir ortaya getiriyor. Sierra Space Orbital Reef için LIFE platformunu ve Dream Chaser uzay uçağını sağlıyor. LIFE, yörüngede resen şişebilen, üç katlı, ticari ve bilimsel gayeli kullanılabilen ve uzayda hayat sağlayan bir habitat. Bu büyük modül, geniş hacim sunarak yörüngede ömür ve çalışma alanları oluşturacak. Modül yardımıyla yüksek fırlatma maliyetlerinden de tasarruf edilecek. Sierra Space, Dream Chaser uzay uçağı ile Orbital Reef’e hem yolcu tıpkı vakitte kargo taşıma hizmeti sağlayacak. Blue Origin ise istasyonun altyapısının, geniş çaplı metal modüllerin ve bir daha kullanılabilir ağır yük kaldırma fırlatma sistemi olan New Glenn’in geliştirilmesine öncülük edecek.
Orbital Reef’in vizyonu, “yörüngede herkes için bir adres” sağlamak. Birinci müşterileri içinde NASA’nın, klasik Memleketler arası Uzay İstasyonu ortaklarının, uzaya erişim muhtaçlığı duyan devletler ve ajansların yer alması bekleniyor. Araştırma, üretim, medya, cümbüş, spor, oyun, macera seyahati ve turizm üzere dallar de dâhil çeşitli pazarlar büyüdükçe istasyonun da büyümesi hedefleniyor.