Çevreci avukat Atal: Akkuyu, ulusal güvenlik sorunu haline gelebilir Rusya’nın Ukrayna’ya askeri müdahalesinin akabinde Rusya’nın Mersin’de yaptığı Akkuyu Nükleer Santrali bir daha tartışma konusu oldu. Çevreci avukat İsmail Hakkı Atal, santralin Türkiye için ulusal güvenlik sorunu haline gelebileceğini belirterek, “Dünya tarihinde bir ülke topraklarında diğer bir ülkeye ilişkin olan birinci ve tek nükleer santralin Akkuyu Nükleer Santrali olması planlanıyor. Bundan bir an evvel kurtulmamız gerekiyor. Bu, bizim için ulusal güvenlik tehdididir. Yarın bir gün Rusya, tıpkı Ukrayna’yı işgal ettiği üzere Türkiye’yi de işgal etme teşebbüsünde bulanacak olursa elindeki Akkuyu Nükleer Santrali’ni nükleer bomba üzere kullanabilir” diye konuştu.
‘AKKUYU’DA TÜRKİYE’NİN EGEMENLİĞİ YOK’
Atal, ANKA Haber Ajansı’na yaptığı açıklamada, Rusya ile Türkiye içindeki mutabakata atıf yaparak, “Akkuyu Nükleer Santrali’nin yüzde 100 payı Rusya’ya aittir. Yüzde 100 idaresi Rusya’ya aittir. Türkiye’nin hiç bir egemenliği, kontrolü, denetimi yoktur. Akkuyu Nükleer Santrali’nin yanı başında Ruslar bir de liman inşa etmektedir. Bu liman yarın bir gün Rusların Akdeniz’i, Türkiye’yi işgali için kullanılabilir” dedi.
‘GEÇERLİ BİR ÇED RAPORU YOK’
Türkiye’nin Akkuyu mutabakatını feshetmesi gerektiğini savunan Atal, santralin etrafa karşı da tehlikeli olduğunu kaydederek kelamlarını şöyleki sürdürdü:
“Akkuyu Nükleer Santrali’nin geçerli bir ÇED raporu yok. Birleşmiş Milletler ve ona bağlı yan kuruluşları, 10 ila 20 yıl içerisinde deniz düzeyinin yükseleceğini söz ediyorlar. Deniz düzeyi yükselecek olursa Akkuyu Nükleer Santrali’nin ortasındaki radyo etkin atıklar yalnızca Türkiye değil bütün dünyanın başına bela olacaktır. beraberinde deniz suyu sıcaklığı, birkaç yıl içerisinde, bilhassa yaz aylarında Akkuyu Nükleer Santrali’ni soğutmak için kâfi olmayacak. Hakikaten birkaç yıldır, yazları sıcak hava dalgaları niçiniyle Fransa nükleer santrallerini soğutamıyor. Irmaklar epey ısındığı için nükleer santrallerde kaza riski yaşanıyor. Akkuyu Nükleer Santrali’nde de kış aylarında deniz suyu sıcaklığı 24 santigrat dereceye çıktığı için, nükleer santral soğutma suyu 28 santigrat derecenin üzerine çıkmaması gerektiği için, kasım ayında dahi 24 santigrat derecede dolaşan bir su sıcaklığıyla Akkuyu Nükleer Santrali’nin soğutulması mümkün değildir.”
‘AKKUYU’YU KALKAN OLARAK KULLANABİLİR’
Rusya’nın emperyalist yüzünü gizleyemediğini kaydeden Atal, Rusların Ukrayna’nın birtakım yerlerini ele geçirdikten daha sonra birinci yöneldiği yerin Çernobil Nükleer Santrali olduğunu belirterek, “Bugün Rusya, Çernobil’deki radyoaktif atıkların denetimini eline geçirerek burada nasıl bir gayesi olduğunu ortaya koymuş oldu. Bugün ajanslara düşen haberde, Rusların radyoaktif atık deposunu vurduğu da ortaya çıktı. Kendi Slav ırkından, kendi halkından insanlara saldırmaktan, öldürmekten çekinmeyen, Ukrayna halkına karşı işgal teşebbüsünde bulunan Rusya, yarın öbür gün Akkuyu Nükleer Santrali’ni kalkan olarak kullanarak Türkiye’yi de işgal teşebbüsünde bulunabilir” diye konuştu. (ANKA)
‘AKKUYU’DA TÜRKİYE’NİN EGEMENLİĞİ YOK’
Atal, ANKA Haber Ajansı’na yaptığı açıklamada, Rusya ile Türkiye içindeki mutabakata atıf yaparak, “Akkuyu Nükleer Santrali’nin yüzde 100 payı Rusya’ya aittir. Yüzde 100 idaresi Rusya’ya aittir. Türkiye’nin hiç bir egemenliği, kontrolü, denetimi yoktur. Akkuyu Nükleer Santrali’nin yanı başında Ruslar bir de liman inşa etmektedir. Bu liman yarın bir gün Rusların Akdeniz’i, Türkiye’yi işgali için kullanılabilir” dedi.
‘GEÇERLİ BİR ÇED RAPORU YOK’
Türkiye’nin Akkuyu mutabakatını feshetmesi gerektiğini savunan Atal, santralin etrafa karşı da tehlikeli olduğunu kaydederek kelamlarını şöyleki sürdürdü:
“Akkuyu Nükleer Santrali’nin geçerli bir ÇED raporu yok. Birleşmiş Milletler ve ona bağlı yan kuruluşları, 10 ila 20 yıl içerisinde deniz düzeyinin yükseleceğini söz ediyorlar. Deniz düzeyi yükselecek olursa Akkuyu Nükleer Santrali’nin ortasındaki radyo etkin atıklar yalnızca Türkiye değil bütün dünyanın başına bela olacaktır. beraberinde deniz suyu sıcaklığı, birkaç yıl içerisinde, bilhassa yaz aylarında Akkuyu Nükleer Santrali’ni soğutmak için kâfi olmayacak. Hakikaten birkaç yıldır, yazları sıcak hava dalgaları niçiniyle Fransa nükleer santrallerini soğutamıyor. Irmaklar epey ısındığı için nükleer santrallerde kaza riski yaşanıyor. Akkuyu Nükleer Santrali’nde de kış aylarında deniz suyu sıcaklığı 24 santigrat dereceye çıktığı için, nükleer santral soğutma suyu 28 santigrat derecenin üzerine çıkmaması gerektiği için, kasım ayında dahi 24 santigrat derecede dolaşan bir su sıcaklığıyla Akkuyu Nükleer Santrali’nin soğutulması mümkün değildir.”
‘AKKUYU’YU KALKAN OLARAK KULLANABİLİR’
Rusya’nın emperyalist yüzünü gizleyemediğini kaydeden Atal, Rusların Ukrayna’nın birtakım yerlerini ele geçirdikten daha sonra birinci yöneldiği yerin Çernobil Nükleer Santrali olduğunu belirterek, “Bugün Rusya, Çernobil’deki radyoaktif atıkların denetimini eline geçirerek burada nasıl bir gayesi olduğunu ortaya koymuş oldu. Bugün ajanslara düşen haberde, Rusların radyoaktif atık deposunu vurduğu da ortaya çıktı. Kendi Slav ırkından, kendi halkından insanlara saldırmaktan, öldürmekten çekinmeyen, Ukrayna halkına karşı işgal teşebbüsünde bulunan Rusya, yarın öbür gün Akkuyu Nükleer Santrali’ni kalkan olarak kullanarak Türkiye’yi de işgal teşebbüsünde bulunabilir” diye konuştu. (ANKA)