Yağmur Önüt’ün katili bir daha yargılanıyor: Karar emsal olur mu? İstanbul Küçükçekmece’de 2016 yılında 20 yaşındaki Yağmur Önüt’ü pompalı tüfekle öldüren Hâkim Vardar bir daha yargılanıyor. İstanbul Bakırköy 9. Ağır Ceza Mahkemesi, şuurlu taksirle öldürme cürmünden Vardar’a 5 yıl 10 ay mahpus cezası vermişti. Yalnızca 10 ay cezaevinde kalan Vardar, çabucak sonrasında tahliye edildi. Önüt ailesi ve avukatları Esin Yeşilırmak ise sonucu bir üst mahkemeye taşıdı. Lokal mahkemenin sonucunı inceleyen Yargıtay 12. Ceza Dairesi, Vardar’ın muhtemel kastla öldürme hatasından yargılanmasını istedi. Birinci duruşma yarın Bakırköy Adliyesi’nde.
KATİLDEN ‘ŞAKA’ SAVUNMASI!
Üniversite öğrencisi Yağmur Önüt, 19 Nisan 2016’da Hükümran Vardar tarafınca pompalı tüfekle öldürüldü. Olay daha sonrası savcılık tarafınca Vardar hakkında hazırlanan iddianamede şu tabirler yer aldı: “Halasının meskeninde Yağmur Önüt ile şakalaştıkları sırada tüfeğin ateş alması kararı Önüt’ün hayatını kaybettiği…” Duruşma bu iddianame çerçevesinde başladığı birinci günden beri ‘şakalaşma’ savunması reaksiyona niye oldu. Zira Vardar’ın bu cinayeti bilerek ve tasarlayarak planladığı istikametinde kuvvetli kuşkular ve ispatlar mevcuttu.
Gerçekten Vardar da daha az ceza alacağını bildiği için bayan cinayetlerinde sanıkların yaptığı savunmalara emsal savunmalar yaptı: “Bilerek öldürmedim… Latife amaçlı… İstemeden vurdum… Seviyordum…”
Önüt ailesinin avukatı Esin Yeşilırmak ise mahkemede olayın taammüden işlendiğine dair güçlü kuşkular olduğunu belirterek bu kuşkuları de şöyleki sıraladı: “Hem silahın tutuş biçimi, hem şahit beyanları, hem yargılama evresi boyunca kanıtları karartma uğraşı, belgenin bir bütün halinde incelendiğinde taammüden adam öldürme kabahati oluşmaktadır. Bu kabahatten cezalandırılmasını talep ediyoruz. Bunun bir bayan cinayeti olduğu ve İstanbul Kontratı de göz önüne alınarak sanık hakkında indirim yapılmamasını talep ediyoruz ve sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep ediyoruz.”
10 AY daha sonra TAHLİYE…
Bayan cinayetlerinde sanıkların yaptığı misal savunmalar burada da işe yaradı ve Vardar’ın cezasında da tesirini gösterdi. Önüt’ü öldüren Vardar’ın aldığı ceza ve mahpusta kaldığı müddet biroldukça kesitin yansısına niye oldu. Zira mahkeme cezayı mümkün kastla değil, şuurlu taksirle öldürme hatasından verdi. Mahkeme, Vardar’a şuurlu taksirle öldürme hatasından evvel 7 yıl mahpus cezası verdi, akabinde ‘sanığın fiilden daha sonraki hali, yargılama basamağındaki tavır ve davranışları, sanığın geleceği üstündeki tesiri lehine takdiri’ indirim niçini kabul ederek cezayı 5 yıl 10 ay mahpus cezasına düşürdü. Vardar, yalnızca 10 ay cezaevinde tutulduktan daha sonra tahliye edildi.
YARGITAY MUHTEMEL KAST DEDİ
Yargıtay 12’nci Ceza Dairesi ise Vardar’a verilen cezayı az buldu. Daire, Vardar’ın tüfeği tam karşısında bulunan Önüt’e doğrulttuğunu, tüfeğin ateş alabileceğini ön görmesine karşın Vardar’ın bunun gerçekleşmemesi için gayret sarf etmediğini belirtti. Daire, yaptığı bu değerlendirmeler ışığında Vardar’ın muhtemel kast hatasından 25 yıla kadar mahpusla yargılanması gerektiği istikametinde karar verdi.
AVUKAT YEŞİLIRMAK: OLAYIN TAAMMÜDEN İŞLENDİĞİNE DAİR ARAŞTIRMA YAPILMADI
Pekala Yargıtay’ın bu sonucu ne manaya geliyor, Yağmur Önüt davası emsal bir karar olacak mı? Ailenin avukatı Esin Yeşilırmak bu sorulara şu cevabı veriyor: “Bozma sonucu, mümkün kast olarak kıymetlendirilmesi gerekirken şuurlu taksirden ceza verilmesinin yerinde olmadığına yönelikti. Karar yerinde lakin eksik bir karar. Bunun niçini de kast ögesinin mahallî mahkemece değerlendirilmemiş olmasından kaynaklandı. Yargılama mühletince tüm itirazlarımıza karşın taammüden öldürmeye ait kanıtlar toplanmadı, olay yerinde mahkeme keşif dahi yapmadan, şahitlerin dinlendiği celse apar topar karar verdi. Bu niçinle taammüden öldürmenin kanıtlarının toplanarak buna bakılırsa karar verilmesi gerekirken taksirden karar kuruldu. Yargıtay’ın taksir ile işlenmediğine yönelik tespiti gerçek lakin muhtemel kast denmesi yanlışlı ve bu olayın taammüden işlendiğine dair hiç bir araştırma yapılmadı.”
Önüt ailesi ve avukatları Yeşilırmak’ın birinci talebi sanığının derhal tutuklanması. Bir bayanı öldüren sanığın 4 yıl boyunca tutuksuz yargılanmasının vicdanları gereğince yaraladığını belirten Yeşilırmak son olarak şunları söylemiş oldu: “Bu celse mahkemenin taksir sonucunda direnmemesini ve Yargıtay’ın sonucuna uymasını fakat birinci kararda yapılmayan kanıtların toplanmasını ve gerçeğin ortaya çıkarılmasını bekliyoruz. Yağmur için 5 yıldır gelmeyen adaletin yarınki duruşmada gelmesi için uğraşacağız.”
KATİLDEN ‘ŞAKA’ SAVUNMASI!
Üniversite öğrencisi Yağmur Önüt, 19 Nisan 2016’da Hükümran Vardar tarafınca pompalı tüfekle öldürüldü. Olay daha sonrası savcılık tarafınca Vardar hakkında hazırlanan iddianamede şu tabirler yer aldı: “Halasının meskeninde Yağmur Önüt ile şakalaştıkları sırada tüfeğin ateş alması kararı Önüt’ün hayatını kaybettiği…” Duruşma bu iddianame çerçevesinde başladığı birinci günden beri ‘şakalaşma’ savunması reaksiyona niye oldu. Zira Vardar’ın bu cinayeti bilerek ve tasarlayarak planladığı istikametinde kuvvetli kuşkular ve ispatlar mevcuttu.
Gerçekten Vardar da daha az ceza alacağını bildiği için bayan cinayetlerinde sanıkların yaptığı savunmalara emsal savunmalar yaptı: “Bilerek öldürmedim… Latife amaçlı… İstemeden vurdum… Seviyordum…”
Önüt ailesinin avukatı Esin Yeşilırmak ise mahkemede olayın taammüden işlendiğine dair güçlü kuşkular olduğunu belirterek bu kuşkuları de şöyleki sıraladı: “Hem silahın tutuş biçimi, hem şahit beyanları, hem yargılama evresi boyunca kanıtları karartma uğraşı, belgenin bir bütün halinde incelendiğinde taammüden adam öldürme kabahati oluşmaktadır. Bu kabahatten cezalandırılmasını talep ediyoruz. Bunun bir bayan cinayeti olduğu ve İstanbul Kontratı de göz önüne alınarak sanık hakkında indirim yapılmamasını talep ediyoruz ve sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep ediyoruz.”
10 AY daha sonra TAHLİYE…
Bayan cinayetlerinde sanıkların yaptığı misal savunmalar burada da işe yaradı ve Vardar’ın cezasında da tesirini gösterdi. Önüt’ü öldüren Vardar’ın aldığı ceza ve mahpusta kaldığı müddet biroldukça kesitin yansısına niye oldu. Zira mahkeme cezayı mümkün kastla değil, şuurlu taksirle öldürme hatasından verdi. Mahkeme, Vardar’a şuurlu taksirle öldürme hatasından evvel 7 yıl mahpus cezası verdi, akabinde ‘sanığın fiilden daha sonraki hali, yargılama basamağındaki tavır ve davranışları, sanığın geleceği üstündeki tesiri lehine takdiri’ indirim niçini kabul ederek cezayı 5 yıl 10 ay mahpus cezasına düşürdü. Vardar, yalnızca 10 ay cezaevinde tutulduktan daha sonra tahliye edildi.
YARGITAY MUHTEMEL KAST DEDİ
Yargıtay 12’nci Ceza Dairesi ise Vardar’a verilen cezayı az buldu. Daire, Vardar’ın tüfeği tam karşısında bulunan Önüt’e doğrulttuğunu, tüfeğin ateş alabileceğini ön görmesine karşın Vardar’ın bunun gerçekleşmemesi için gayret sarf etmediğini belirtti. Daire, yaptığı bu değerlendirmeler ışığında Vardar’ın muhtemel kast hatasından 25 yıla kadar mahpusla yargılanması gerektiği istikametinde karar verdi.
AVUKAT YEŞİLIRMAK: OLAYIN TAAMMÜDEN İŞLENDİĞİNE DAİR ARAŞTIRMA YAPILMADI
Pekala Yargıtay’ın bu sonucu ne manaya geliyor, Yağmur Önüt davası emsal bir karar olacak mı? Ailenin avukatı Esin Yeşilırmak bu sorulara şu cevabı veriyor: “Bozma sonucu, mümkün kast olarak kıymetlendirilmesi gerekirken şuurlu taksirden ceza verilmesinin yerinde olmadığına yönelikti. Karar yerinde lakin eksik bir karar. Bunun niçini de kast ögesinin mahallî mahkemece değerlendirilmemiş olmasından kaynaklandı. Yargılama mühletince tüm itirazlarımıza karşın taammüden öldürmeye ait kanıtlar toplanmadı, olay yerinde mahkeme keşif dahi yapmadan, şahitlerin dinlendiği celse apar topar karar verdi. Bu niçinle taammüden öldürmenin kanıtlarının toplanarak buna bakılırsa karar verilmesi gerekirken taksirden karar kuruldu. Yargıtay’ın taksir ile işlenmediğine yönelik tespiti gerçek lakin muhtemel kast denmesi yanlışlı ve bu olayın taammüden işlendiğine dair hiç bir araştırma yapılmadı.”
Önüt ailesi ve avukatları Yeşilırmak’ın birinci talebi sanığının derhal tutuklanması. Bir bayanı öldüren sanığın 4 yıl boyunca tutuksuz yargılanmasının vicdanları gereğince yaraladığını belirten Yeşilırmak son olarak şunları söylemiş oldu: “Bu celse mahkemenin taksir sonucunda direnmemesini ve Yargıtay’ın sonucuna uymasını fakat birinci kararda yapılmayan kanıtların toplanmasını ve gerçeğin ortaya çıkarılmasını bekliyoruz. Yağmur için 5 yıldır gelmeyen adaletin yarınki duruşmada gelmesi için uğraşacağız.”