Trabzon’da üretilen can salları yurt dışına ihraç ediliyor Beşikdüzü ilçesi organize sanayi bölgesinde 2015 yılında 4 bin 500 metrekare alana kurulan ve 2018 yılında faaliyete geçen fabrika, 20 emekçi ile yılda ortalama 1500 adet can salı üretiyor.
İç pazarın yanı sıra Singapur, Malezya, Dubai, Suriye, Tunus, Mısır, Romanya, Ukrayna, Tayvan, Azerbaycan, Türkmenistan, Nijerya, Gürcistan ve Lübnan’a ihracat yapan firma, 2023 yılına kadar 700 bin dolar ihracat amacı için üretim ve pazarlama çalışmalarını sürdürüyor.
Fabrika, can salının yanı sıra acil durum besini, acil durum suyu ve ilkyardım setlerini “ANA” ismiyle üretip ihraç ediyor. Fabrikanın idare konseyi lideri Uğur Şahintürk, AA muhabirine, uzun yıllar denizcilik bölümünün biroldukca alanlarında çalışmalar yaptığını söylemiş oldu.
Şahintürk, 2007 yılında Trabzon ve Samsun limanlarına can sallarıyla ilgili istasyonlar kurduklarını belirterek Karadeniz’de balıkçıların can salları yapmaya başladıklarını anlattı
Şahintürk, gemi batarken, can sallarının devreye girdiğini anlatarak şunları kaydetti:
“Gemiyle bir arada denize batan can salları 28 metre daha sonra otomatik olarak açılır ve su yüzebir daha çıkar. Kurtarılmayı bekleyen beşerler hipotermi geçirmeden içerisine binerek hayatlarını garanti altına alırlar. Can sallarının kapasitesi 4 bireyden 100 şahsa kadar çıkabiliyor. İçerisinde termal elbiseler, besin, su, birinci yardım seti, işaret fişeği, balık tutma aparatları, deniz suyundan yaralanma üzere eserler yer alıyor ve bunlar yardımıyla can salındaki kişi hayatta kalabiliyor.”
Milletlerarası geçerliliği olan sertifikalar yardımıyla yurt içine ve yurt dışına ihracat yaptıklarını söz eden Şahintürk, “Can salı spesifik bir eser, milletlerarası sertifikaları alarak üretimini yaptığımız eserleri yurt içine ve yurt dışına pazarlayabiliyoruz. Her yıl fabrikamıza gelen yetkililerce eserlerimiz çeşitli denetimlerden geçirilerek sertifikalarımızın kontrolleri devam etmektedir. Şayet o kontrollerden geçemezseniz yatırımınızın çöp olma ihtimali var. O niçinle epey dikkatli davranarak işimizi dört dörtlük yapmak için gayret veriyoruz.” diye konuştu.
“BU İŞİN SONUNDA HAYAT KURTARIYORUZ”
Şahintürk, almaya hak kazandıkları sertifikalar niçiniyle hem Orta Doğu’da tıpkı vakitte Türkiye’de aranan bir firma olduklarını belirterek “Hedefimiz limanı bulunan tüm ülkelere açılarak ihracat yapmak. Dünyada can salı üreten yaklaşık 12 fabrika bulunuyor. Bunlardan biri de biziz. Fabrikamızda bilhassa bayan çalışanlara yük verdik zira Karadeniz bayanları çalışkanlıkları ve tuttuklarını koparmasıyla bilinir. Can salları da el emeği, titizlik ve dikkat isteyen bir iş. Bizler, bu işin sonunda hayat kurtarıyoruz. Bundan da fazlaca memnunuz.” dedi.
Can salının üretim mühletinin, salın oturma kapasitesine göre farklılık gösterdiğini anlatan Şahintürk, şöyleki devam etti:
“Dört kişilik can salından günde 2 tane yaparken 100 kişilik can salından haftada bir tane yapabiliyoruz. Bu iş grup işidir. Yıllık can salı üretme gayemiz 1500 lakin biz şu anda 1000 tane üretiyoruz. Zira yeni bir fabrikayız, 2018’de birinci üretimimize başladık, seri üretimimizi ise yaklaşık 2 yıldır sürdürüyoruz. Ana amacımız kiralama sistemini aşılamak, bu durumda fabrikamızın daha da büyüyeceğini düşünüyorum.”
İç pazarın yanı sıra Singapur, Malezya, Dubai, Suriye, Tunus, Mısır, Romanya, Ukrayna, Tayvan, Azerbaycan, Türkmenistan, Nijerya, Gürcistan ve Lübnan’a ihracat yapan firma, 2023 yılına kadar 700 bin dolar ihracat amacı için üretim ve pazarlama çalışmalarını sürdürüyor.
Fabrika, can salının yanı sıra acil durum besini, acil durum suyu ve ilkyardım setlerini “ANA” ismiyle üretip ihraç ediyor. Fabrikanın idare konseyi lideri Uğur Şahintürk, AA muhabirine, uzun yıllar denizcilik bölümünün biroldukca alanlarında çalışmalar yaptığını söylemiş oldu.
Şahintürk, 2007 yılında Trabzon ve Samsun limanlarına can sallarıyla ilgili istasyonlar kurduklarını belirterek Karadeniz’de balıkçıların can salları yapmaya başladıklarını anlattı
Şahintürk, gemi batarken, can sallarının devreye girdiğini anlatarak şunları kaydetti:
“Gemiyle bir arada denize batan can salları 28 metre daha sonra otomatik olarak açılır ve su yüzebir daha çıkar. Kurtarılmayı bekleyen beşerler hipotermi geçirmeden içerisine binerek hayatlarını garanti altına alırlar. Can sallarının kapasitesi 4 bireyden 100 şahsa kadar çıkabiliyor. İçerisinde termal elbiseler, besin, su, birinci yardım seti, işaret fişeği, balık tutma aparatları, deniz suyundan yaralanma üzere eserler yer alıyor ve bunlar yardımıyla can salındaki kişi hayatta kalabiliyor.”
Milletlerarası geçerliliği olan sertifikalar yardımıyla yurt içine ve yurt dışına ihracat yaptıklarını söz eden Şahintürk, “Can salı spesifik bir eser, milletlerarası sertifikaları alarak üretimini yaptığımız eserleri yurt içine ve yurt dışına pazarlayabiliyoruz. Her yıl fabrikamıza gelen yetkililerce eserlerimiz çeşitli denetimlerden geçirilerek sertifikalarımızın kontrolleri devam etmektedir. Şayet o kontrollerden geçemezseniz yatırımınızın çöp olma ihtimali var. O niçinle epey dikkatli davranarak işimizi dört dörtlük yapmak için gayret veriyoruz.” diye konuştu.
“BU İŞİN SONUNDA HAYAT KURTARIYORUZ”
Şahintürk, almaya hak kazandıkları sertifikalar niçiniyle hem Orta Doğu’da tıpkı vakitte Türkiye’de aranan bir firma olduklarını belirterek “Hedefimiz limanı bulunan tüm ülkelere açılarak ihracat yapmak. Dünyada can salı üreten yaklaşık 12 fabrika bulunuyor. Bunlardan biri de biziz. Fabrikamızda bilhassa bayan çalışanlara yük verdik zira Karadeniz bayanları çalışkanlıkları ve tuttuklarını koparmasıyla bilinir. Can salları da el emeği, titizlik ve dikkat isteyen bir iş. Bizler, bu işin sonunda hayat kurtarıyoruz. Bundan da fazlaca memnunuz.” dedi.
Can salının üretim mühletinin, salın oturma kapasitesine göre farklılık gösterdiğini anlatan Şahintürk, şöyleki devam etti:
“Dört kişilik can salından günde 2 tane yaparken 100 kişilik can salından haftada bir tane yapabiliyoruz. Bu iş grup işidir. Yıllık can salı üretme gayemiz 1500 lakin biz şu anda 1000 tane üretiyoruz. Zira yeni bir fabrikayız, 2018’de birinci üretimimize başladık, seri üretimimizi ise yaklaşık 2 yıldır sürdürüyoruz. Ana amacımız kiralama sistemini aşılamak, bu durumda fabrikamızın daha da büyüyeceğini düşünüyorum.”