Terör yargılamalarında ’15 Temmuz’ ayrıntısı: 1,5 milyon soruşturma ANKARA – Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, Adalet Bakanlığı tarafınca bugün paylaşılan ‘adalet’ istatistiklerine dikkat çekti, silahlı terör örgütü yargılamalarındaki adaletsizliğe reaksiyon gösterdi.
15 Temmuz darbe teşebbüsünden daha sonra silahlı terör örgütü yargılamalarının büyük bir ekseriyetinin hukuksuz olduğunu söyleyen Yeneroğlu, “Türkiye’nin ivedilikle hukuka ve hukuk devleti unsurlarına dönmesi şarttır” dedi.
YARGILAMALARDA ’15 TEMMUZ’ AYRINTISI: BİR BUÇUK MİLYON SORUŞTURMA
Adalet Bakanlığı’nın bugün paylaştığı datalara vurgu yaparak, 15 Temmuz darbe teşebbüsü daha sonrasında silahlı terör örgütü yargılamalarının hayli büyük bir ekseriyetinin hukuksuz olduğunu söz eden Yeneroğlu, şu ayrıntıları verdi:
“İstatistiklere göre Cumhuriyet Başsavcılıklarınca 2020 yılında TCK’nın 314. hususundan yani Silahlı Terör Örgütü Hatasından 208 bin 833 adet karar verilmiştir. 2016 yılından itibaren bu sayılar dikkate alındığında, 2016-2020 içinde Cumhuriyet Savcılıkları silahlı terör örgütünden toplamda en az 1 milyon 576 bin 566 adet soruşturma başlatmıştır. Bu istatistikler, 15 Temmuz darbe teşebbüsünden daha sonra silahlı terör örgütü yargılamalarının fazlaca büyük bir ekseriyetinin ne kadar hukuksuz olduğunun en bariz ispatıdır.”
‘SİLAHLI TERÖR ÖRGÜTÜ YARGILAMALARI HUKUK DEVLETİ PRENSİPLERİNİ ZEDELEMEKTE’
Silahlı terör örgütü yargılamalarının, hukuk devleti prensiplerini zedelediğini ve AİHM içtihatlarına büsbütün alışılmamış bir biçimde yürütüldüğünü belirten Yeneroğlu, “Söz konusu sayıların bu kadar yüksek olması, siyasetin baskısı sonucunda Yargıtay’ın ceza hukukunun en temel kurallarını yok sayan içtihatları doğrultusunda açılan soruşturmaların kabahat sürece kastı olmayan, örgütün sonuncu gayelerinden bihaber olan ve rastgele bir suça iştirak etmemiş temiz bireylere kadar sirayet etmiş olmasından kaynaklandığı açıktır. Ne yazık ki yargı, Yargıtay ve kısmen de Anayasa Mahkemesi bu hukuksuzluklara mani olamamakta, tersine hukuku ayak bağı olarak bakılırsan iktidarın endişe coğrafyasında onun siyasetlerine alet olmaktadır” dedi.
‘ADALETİ KONUŞMA ZAMANI’
Yeneroğlu, yaşanan adaletsizlikler karşısında bir kısım siyasetçi, hukukçu ve kamuoyunun kulak tıkadığına dikkat çekti ve kelamlarını şöyleki sürdürdü:
“Ancak bu yargılamaların toplumda tesiri hayli uzun yıllar sürecek travmalar meydana getirdiği gerçeği, ileriki vakit içinderda epeyce daha hissedilir olacaktır. Bu yüzden vakit adaleti konuşma, silahlı terör örgütü üyeliği yargılamalarındaki adaletsizliklere son verme devridir. Türkiye’nin hemen hukuka ve hukuk devleti unsurlarına dönmesi kaidedir.” (DUVAR)
15 Temmuz darbe teşebbüsünden daha sonra silahlı terör örgütü yargılamalarının büyük bir ekseriyetinin hukuksuz olduğunu söyleyen Yeneroğlu, “Türkiye’nin ivedilikle hukuka ve hukuk devleti unsurlarına dönmesi şarttır” dedi.
YARGILAMALARDA ’15 TEMMUZ’ AYRINTISI: BİR BUÇUK MİLYON SORUŞTURMA
Adalet Bakanlığı’nın bugün paylaştığı datalara vurgu yaparak, 15 Temmuz darbe teşebbüsü daha sonrasında silahlı terör örgütü yargılamalarının hayli büyük bir ekseriyetinin hukuksuz olduğunu söz eden Yeneroğlu, şu ayrıntıları verdi:
“İstatistiklere göre Cumhuriyet Başsavcılıklarınca 2020 yılında TCK’nın 314. hususundan yani Silahlı Terör Örgütü Hatasından 208 bin 833 adet karar verilmiştir. 2016 yılından itibaren bu sayılar dikkate alındığında, 2016-2020 içinde Cumhuriyet Savcılıkları silahlı terör örgütünden toplamda en az 1 milyon 576 bin 566 adet soruşturma başlatmıştır. Bu istatistikler, 15 Temmuz darbe teşebbüsünden daha sonra silahlı terör örgütü yargılamalarının fazlaca büyük bir ekseriyetinin ne kadar hukuksuz olduğunun en bariz ispatıdır.”
‘SİLAHLI TERÖR ÖRGÜTÜ YARGILAMALARI HUKUK DEVLETİ PRENSİPLERİNİ ZEDELEMEKTE’
Silahlı terör örgütü yargılamalarının, hukuk devleti prensiplerini zedelediğini ve AİHM içtihatlarına büsbütün alışılmamış bir biçimde yürütüldüğünü belirten Yeneroğlu, “Söz konusu sayıların bu kadar yüksek olması, siyasetin baskısı sonucunda Yargıtay’ın ceza hukukunun en temel kurallarını yok sayan içtihatları doğrultusunda açılan soruşturmaların kabahat sürece kastı olmayan, örgütün sonuncu gayelerinden bihaber olan ve rastgele bir suça iştirak etmemiş temiz bireylere kadar sirayet etmiş olmasından kaynaklandığı açıktır. Ne yazık ki yargı, Yargıtay ve kısmen de Anayasa Mahkemesi bu hukuksuzluklara mani olamamakta, tersine hukuku ayak bağı olarak bakılırsan iktidarın endişe coğrafyasında onun siyasetlerine alet olmaktadır” dedi.
‘ADALETİ KONUŞMA ZAMANI’
Yeneroğlu, yaşanan adaletsizlikler karşısında bir kısım siyasetçi, hukukçu ve kamuoyunun kulak tıkadığına dikkat çekti ve kelamlarını şöyleki sürdürdü:
“Ancak bu yargılamaların toplumda tesiri hayli uzun yıllar sürecek travmalar meydana getirdiği gerçeği, ileriki vakit içinderda epeyce daha hissedilir olacaktır. Bu yüzden vakit adaleti konuşma, silahlı terör örgütü üyeliği yargılamalarındaki adaletsizliklere son verme devridir. Türkiye’nin hemen hukuka ve hukuk devleti unsurlarına dönmesi kaidedir.” (DUVAR)