Monokritik’in ikinci görüntüsü yayında: ‘bu biçimde Üniversite’ İZMİR – İzmir Dayanışma Akademisi bünyesinde kurulan Monokritik Youtube kanalı, Temmuz ayında birinci görüntüsü “Cezasızlık: Ayrıcalıklı Suçlar” ile yayın hayatına başlamıştı. Monokritik, “bu biçimde Üniversite” isimli ikinci görüntüsünü da yayımladı. OHAL öncesi ve daha sonrasında üniversitelerde yapılan hukuksuzlukları irdeleyen görüntü kısa müddette büyük ilgi çekti.
“bu biçimde Üniversite” isimli görüntüde “Üniversitenin olağanüstü Hali/Akademik Ortamın Tahribatı Üzerine Bir İnceleme” isimli çalışma temel alınırken, kelam konusu çalışma TİHV Akademi bünyesinde Serdar Tekin tarafınca hazırlandı. İzmir Dayanışma Akademisi ve TİHV Akademi üyesi olan barış imzacıları Nilgün Toker ve Serdar Tekin ile yapılan röportajların yer aldığı görüntü, bununla birlikte akademi ve barış akademisyenleri mevzularına odaklanan bir üçlemenin de birinci görüntüsü olma özelliğini taşıyor.
BOĞAZİÇİ DİRENİŞİ’NE DE YER VERİLDİ: BAŞLATANLARA VE SÜRDÜRENLERE TEŞEKKÜR BORÇLUYUZ
Akademik özgürlük, üniversitelerin özerkliği, piyasalaşma, liyakat üzere mevzuları merkezine alan görüntüde Boğaziçi Direnişi’ne de yer verildi. Görüntüde direnişin ehemmiyetine dikkat çeken Serdar Tekin’in, “Akademik özgürlüğe ve üniversite özerkliğine, unsurlara işaret ederek bir direniş sergileniyor. Bu prensipleri Türkiye’ye, Türkiye’deki başka üniversitelere ve Türkiye akademisine hatırlattıkları için hepimiz Boğaziçi direnişini başlatanlara ve sürdürenlere teşekkür borçluyuz” Tabirlerini kullandı.
“Bu Suça Ortak Olmayacağız” metninin kamuoyu ile paylaşılmasının akabinde imzacı akademisyenlerin yaşadıklarına dikkat çeken Nilgün Toker ise “Aslında biz 6 ay daha sonra OHAL’le birlikte yaşayacağımız her şeyi Barış İçin Akademisyenler davasında gördük. Aslında üniversitelerde OHAL, OHAL’in resmî ilanından 6 ay evvel başlamıştır” dedi. Toker, hiç bir üniversiteye direkt akademisyenlere soruşturma açılması tarafında bir talimat verilmemesine karşın üniversitelerin yüzde 98’inin soruşturma başlatmış olduğunı ve barış akademisyenleri sıkıntısının, ülkede 20 yıldır üniversitelerde yaratılmış olan tahribatı da apaçık ortaya serdiğini belirtti.
ÖTEKİ İKİ GÖRÜNTÜ YAKIN VAKİTTE YAYINLANACAK
Üçleme; ihraç sürecinde akademisyenlere yaşatılan ihlaller, kurulan dayanışma ağları ve barış imzası sürecinde yaşananların ele alındığı iki görüntüyle devam edecek. Demokratik kitle örgütleri, sivil toplum örgütleri ya da bağımsız araştırmacılar tarafınca kaleme alınmış; toplumun geniş kısımlarını ilgilendiren problemlerle bağlantılı, lakin birebir oranda okur bulamamış rapor, araştırma ya da makalelerin görselleştirilmesini amaçlayan bir Youtube kanalı olan Monokritik’in görüntüleri üçlemenin akabinde da devam edecek.
Görüntüyü izlemek için: https://bit.ly/2VFSelT
YouTube: https://bit.ly/3hvxSn6
Twitter: https://twitter.com/monokritik
Facebook: https://www.facebook.com/Monokritik-100935965381368
Instagram: https://www.instagram.com/monokritik/
“bu biçimde Üniversite” isimli görüntüde “Üniversitenin olağanüstü Hali/Akademik Ortamın Tahribatı Üzerine Bir İnceleme” isimli çalışma temel alınırken, kelam konusu çalışma TİHV Akademi bünyesinde Serdar Tekin tarafınca hazırlandı. İzmir Dayanışma Akademisi ve TİHV Akademi üyesi olan barış imzacıları Nilgün Toker ve Serdar Tekin ile yapılan röportajların yer aldığı görüntü, bununla birlikte akademi ve barış akademisyenleri mevzularına odaklanan bir üçlemenin de birinci görüntüsü olma özelliğini taşıyor.
BOĞAZİÇİ DİRENİŞİ’NE DE YER VERİLDİ: BAŞLATANLARA VE SÜRDÜRENLERE TEŞEKKÜR BORÇLUYUZ
Akademik özgürlük, üniversitelerin özerkliği, piyasalaşma, liyakat üzere mevzuları merkezine alan görüntüde Boğaziçi Direnişi’ne de yer verildi. Görüntüde direnişin ehemmiyetine dikkat çeken Serdar Tekin’in, “Akademik özgürlüğe ve üniversite özerkliğine, unsurlara işaret ederek bir direniş sergileniyor. Bu prensipleri Türkiye’ye, Türkiye’deki başka üniversitelere ve Türkiye akademisine hatırlattıkları için hepimiz Boğaziçi direnişini başlatanlara ve sürdürenlere teşekkür borçluyuz” Tabirlerini kullandı.
“Bu Suça Ortak Olmayacağız” metninin kamuoyu ile paylaşılmasının akabinde imzacı akademisyenlerin yaşadıklarına dikkat çeken Nilgün Toker ise “Aslında biz 6 ay daha sonra OHAL’le birlikte yaşayacağımız her şeyi Barış İçin Akademisyenler davasında gördük. Aslında üniversitelerde OHAL, OHAL’in resmî ilanından 6 ay evvel başlamıştır” dedi. Toker, hiç bir üniversiteye direkt akademisyenlere soruşturma açılması tarafında bir talimat verilmemesine karşın üniversitelerin yüzde 98’inin soruşturma başlatmış olduğunı ve barış akademisyenleri sıkıntısının, ülkede 20 yıldır üniversitelerde yaratılmış olan tahribatı da apaçık ortaya serdiğini belirtti.
ÖTEKİ İKİ GÖRÜNTÜ YAKIN VAKİTTE YAYINLANACAK
Üçleme; ihraç sürecinde akademisyenlere yaşatılan ihlaller, kurulan dayanışma ağları ve barış imzası sürecinde yaşananların ele alındığı iki görüntüyle devam edecek. Demokratik kitle örgütleri, sivil toplum örgütleri ya da bağımsız araştırmacılar tarafınca kaleme alınmış; toplumun geniş kısımlarını ilgilendiren problemlerle bağlantılı, lakin birebir oranda okur bulamamış rapor, araştırma ya da makalelerin görselleştirilmesini amaçlayan bir Youtube kanalı olan Monokritik’in görüntüleri üçlemenin akabinde da devam edecek.
Görüntüyü izlemek için: https://bit.ly/2VFSelT
YouTube: https://bit.ly/3hvxSn6
Twitter: https://twitter.com/monokritik
Facebook: https://www.facebook.com/Monokritik-100935965381368
Instagram: https://www.instagram.com/monokritik/