Mersin’de öğretmenler bordro yaktı: Geçinemiyoruz Eğitim-İş Sendikası Mersin Şubesi, Özgür Çocuk Parkı’nda basın açıklaması düzenledi.
Harekette konuşan Şube Lideri Yakup Tekin, Atatürk’ün ulusal bütünlüğün kurulmasında ve geliştirilmesinde, Türkiye’nin çağdaşlaşmasında en kıymetli bakılırsavi öğretmenlere verdiğini söylemiş oldu.
Atatürk’ün “Ulusları kurtaranlar, yalnız ve lakin öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğitimciden mahrum bir ulus, çabucak hemen ulus ismini alma yeteneğini kazanmamıştır” kelamlarının bunun en hoş örnekleri olduğunu anlatan Tekin, özetle şu biçimde konuştu:
‘EĞİTİM ÇÖKERTİLİRKEN ÖĞRETMEN EZİLMEKTEDİR’
“Bugün ise Türkiye’de öğretmenlerin hak ettiği ilgi ve pahası gördüğünü, taleplerinin karşılandığını söylemek mümkün değildir. Muhalif ve örgütlü öğretmen devletin gözünde sakıncalı görülmekte; öğretmenin mesleksel ve demokratik haklarını savunacağı örgütlenme hakkı engellenmekte; kendisini daha da yetiştirecek ve toplumda saygınlığını sürdürecek maddi imkanlardan mahrum bırakılmaktadır. Eğitimi bilimsel ve laik özünden koparmaya çalışan siyasi takımlar, eğitimi çökertirken öğretmeni de ezmektedir.
Eğitim sisteminde yaşanan esaslı değişiklikler, 4+4+4 gerici eğitim kanunuyla öğretim birliğine vurulan darbe, okul dönüşümleri, siyasi takımlaşma, yandaş yönetici atama uğraşı, eğitimin dini referanslara göre şekillendirilmek istenmesi, okullarda yaşanan şiddetin artması, ihraçlar ve açığa almalar, sürgünler, kontratlı ve teminatsız istihdam uygulamalarıyla öğretmenlerin yaşadığı problemleri daha da derinleştirmiştir. Ülkemizdeki eğitim ve bilim işçileri, OECD ülkeleri içinde ekonomik, toplumsal ve özlük haklar açısından son sıralardadır. Geçtiğimiz yıllar ortasında eğitim ve bilim işçilerinin aldıkları maaşlar, rakamsal olarak artmış üzere görünse de enflasyon niçiniyle insanca ömür düzeyinden daha da uzaklaşmıştır. Satın alma gücü düşen öğretmenlerimizin yarısından fazlası lakin ek işler yaparak geçinebilir hale gelmiştir.”
Seçim boyunca lisandan düşürülmeyen 3600 ek gösterge konusunda da hiç bir adım atılmadığını tabir eden Tekin, meslek prestiji zayıflatılan ve statüleri düşürülen öğretmenlerin epeyce kolay bir biçimde tehdit edilerek şiddete maruz kaldığını söylemiş oldu.
Basın açıklamasının akabinde eğitim çalışanları hayat pahalılığına reaksiyon göstermek için ”geçinemiyoruz” diyerek bordro yaktı.
Harekette konuşan Şube Lideri Yakup Tekin, Atatürk’ün ulusal bütünlüğün kurulmasında ve geliştirilmesinde, Türkiye’nin çağdaşlaşmasında en kıymetli bakılırsavi öğretmenlere verdiğini söylemiş oldu.
Atatürk’ün “Ulusları kurtaranlar, yalnız ve lakin öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğitimciden mahrum bir ulus, çabucak hemen ulus ismini alma yeteneğini kazanmamıştır” kelamlarının bunun en hoş örnekleri olduğunu anlatan Tekin, özetle şu biçimde konuştu:
‘EĞİTİM ÇÖKERTİLİRKEN ÖĞRETMEN EZİLMEKTEDİR’
“Bugün ise Türkiye’de öğretmenlerin hak ettiği ilgi ve pahası gördüğünü, taleplerinin karşılandığını söylemek mümkün değildir. Muhalif ve örgütlü öğretmen devletin gözünde sakıncalı görülmekte; öğretmenin mesleksel ve demokratik haklarını savunacağı örgütlenme hakkı engellenmekte; kendisini daha da yetiştirecek ve toplumda saygınlığını sürdürecek maddi imkanlardan mahrum bırakılmaktadır. Eğitimi bilimsel ve laik özünden koparmaya çalışan siyasi takımlar, eğitimi çökertirken öğretmeni de ezmektedir.
Eğitim sisteminde yaşanan esaslı değişiklikler, 4+4+4 gerici eğitim kanunuyla öğretim birliğine vurulan darbe, okul dönüşümleri, siyasi takımlaşma, yandaş yönetici atama uğraşı, eğitimin dini referanslara göre şekillendirilmek istenmesi, okullarda yaşanan şiddetin artması, ihraçlar ve açığa almalar, sürgünler, kontratlı ve teminatsız istihdam uygulamalarıyla öğretmenlerin yaşadığı problemleri daha da derinleştirmiştir. Ülkemizdeki eğitim ve bilim işçileri, OECD ülkeleri içinde ekonomik, toplumsal ve özlük haklar açısından son sıralardadır. Geçtiğimiz yıllar ortasında eğitim ve bilim işçilerinin aldıkları maaşlar, rakamsal olarak artmış üzere görünse de enflasyon niçiniyle insanca ömür düzeyinden daha da uzaklaşmıştır. Satın alma gücü düşen öğretmenlerimizin yarısından fazlası lakin ek işler yaparak geçinebilir hale gelmiştir.”
Seçim boyunca lisandan düşürülmeyen 3600 ek gösterge konusunda da hiç bir adım atılmadığını tabir eden Tekin, meslek prestiji zayıflatılan ve statüleri düşürülen öğretmenlerin epeyce kolay bir biçimde tehdit edilerek şiddete maruz kaldığını söylemiş oldu.
Basın açıklamasının akabinde eğitim çalışanları hayat pahalılığına reaksiyon göstermek için ”geçinemiyoruz” diyerek bordro yaktı.