Leyla Güven’e 5 yıl mahpus cezası verildi Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve eski Hakkari milletvekili Leyla Güven’e, 2020 yılında yaptığı konuşmada “örgüt propagandası” yaptığı teziyle 5 yıl mahpus cezası verildi. Leyla İtimat hakkında, Yüksekova’da 15 Şubat günü 2020 yılında katıldığı panel etkinliğinde yaptığı konuşma niçiniyle açılan davanın 4’ncü karar duruşması görüldü.
Konuşmasında “Sayın Öcalan’ın söylemiş olduği barış daveti hayli değerlidir. Tecridi kaldırın. Öcalan’ın sıhhat ve güvenliğini sağlayın. Ortadoğu’ya barış gelsin” tabirlerini kullanan Güven’e, hakkında hazırlanan iddianamede “devleti itibarsızlaştırma”, “halkı kin ve düşmanlığa sürükleme” ve “suç ve hatalıyı övme” suçlamaları yöneltildi. İtimat, Hakkari 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılandığı davanın karar duruşmasına tutuklu bulunduğu Elazığ E Tipi Bayan Kapalı Cezaevi’nden, avukatı Serdar Çelebi ise Diyarbakır Adliyesi’nde Ses Manzara ve Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı.
SAVUNMA İÇİN EK MÜDDET TALEBİ KABUL EDİLMEDİ
Savcılık dava kapsamında mütalaasını sundu. Mütalaada İnanç için “örgüt propagandasını yapmak ve atılı hatası basın ve yayın yolu ile işlediği” sebebi öne sürülerek üst sondan ceza verilmesini talep etti. Mütalaaya karşı Güven’in avukatı Çelebi, savunma yapma nedeni öne sürülerek ek mühlet istedi. Ek müddet talebini kabul etmeyen mahkeme heyeti Güven’in ve avukatının savunma yapmasını istedi. Savunmalar daha sonrası mahkeme sonucunı deklare etti. Mahkeme heyeti, Güven’e “örgüt propagandası” yaptığı sebebi öne sürülerek 5 yıl mahpus cezası verdi.
Kararda, “Sanığın toplumsal kişiliği, pozisyonu, aksiyonun ulaştığı kitle nazara alınarak kastının yoğunluğu, cürmün işleniş biçimi gözetilerek takdiren ve teşdiden 4 yıl mahpus cezası ile cezalandırılmasına, Sanığın üzerine atılı hatası basın ve yayın yolu ile işlediği anlaşılmakla verilen ceza yarı oranında artırılarak 6 yıl mahpus cezası ile cezalandırılmasına ve Hükmolunan cezanın sanığın geleceğine muhtemel tesiri sanık lehine kıymetlendirilerek, tayin olunan cezasından TCK 62. unsuru uyarınca 1/6 oranında indirim yapılarak neticeten 5 yıl mahpus cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir” denildi.
‘BU KARAR TÜREL DEĞİLDİR’
Belge kapsamında üst sondan rastgele bir ceza çıkmaması gerektiğini belirten avukat Çelebi, Güven’in uzun vakittir Kürt siyasi hareketi içerisinde yer alan bir siyasetçi olduğunu ve ülkenin temel sıkıntılarına ait kendi kelamını dediğini belirtti. Siyasetçilerin ülkede yaşanan problemlerin tahlili noktasında dileklerini söyleyemeyecekse siyaset yapmanın manasının kalmadığını kaydeden Çelebi, “Siyaset halk ile konuşulur. İtimat, bir Kürtçe konuşma yaptığı için alt huduttan uzaklaşarak üst huduttan ceza verildi. İtimat konuşmasını Kürtçe yapmıştı ve çevirisini polisler yapmıştı. İddianame de bu türlü hazırlanmıştı. Biz de birinci günden itibaren mahkemeye dediğimiz tek şey; ‘Bu konuşma eski bir konuşma, içeriği hatırlanmıyor ötürüsıyla bu konuşmanın yanlışsız çevrilip çevrilmediğinden önemli kuşkularımız var. Bunun tarafsız kişi ve şahıslarca çevrilmesini ve belgeye konulmasını talep ediyoruz. Mahkeme tek bir talebimiz bulunmasına karşın kabul edilmedi. Bu gün savcılık tarafınca mütalaa verildi. Mütalaaya karşı savunma yapmak için mühlet talebinde bulunmamıza karşın kabul edilmedi. ötürüsıyla mahkeme sonucunı nasıl vereceği netleştirmişti. Savunma makamı olarak CMK’nın bize tanıdığı haklar aslında şeklen de olsa tanınmadı. Bu karar türel değildir. Mahkemenin vereceği gerekçeli sonucu açıklaması akabinde itiraz hakkımızı kullanacağız” diye konuştu. (MA)
Konuşmasında “Sayın Öcalan’ın söylemiş olduği barış daveti hayli değerlidir. Tecridi kaldırın. Öcalan’ın sıhhat ve güvenliğini sağlayın. Ortadoğu’ya barış gelsin” tabirlerini kullanan Güven’e, hakkında hazırlanan iddianamede “devleti itibarsızlaştırma”, “halkı kin ve düşmanlığa sürükleme” ve “suç ve hatalıyı övme” suçlamaları yöneltildi. İtimat, Hakkari 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılandığı davanın karar duruşmasına tutuklu bulunduğu Elazığ E Tipi Bayan Kapalı Cezaevi’nden, avukatı Serdar Çelebi ise Diyarbakır Adliyesi’nde Ses Manzara ve Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı.
SAVUNMA İÇİN EK MÜDDET TALEBİ KABUL EDİLMEDİ
Savcılık dava kapsamında mütalaasını sundu. Mütalaada İnanç için “örgüt propagandasını yapmak ve atılı hatası basın ve yayın yolu ile işlediği” sebebi öne sürülerek üst sondan ceza verilmesini talep etti. Mütalaaya karşı Güven’in avukatı Çelebi, savunma yapma nedeni öne sürülerek ek mühlet istedi. Ek müddet talebini kabul etmeyen mahkeme heyeti Güven’in ve avukatının savunma yapmasını istedi. Savunmalar daha sonrası mahkeme sonucunı deklare etti. Mahkeme heyeti, Güven’e “örgüt propagandası” yaptığı sebebi öne sürülerek 5 yıl mahpus cezası verdi.
Kararda, “Sanığın toplumsal kişiliği, pozisyonu, aksiyonun ulaştığı kitle nazara alınarak kastının yoğunluğu, cürmün işleniş biçimi gözetilerek takdiren ve teşdiden 4 yıl mahpus cezası ile cezalandırılmasına, Sanığın üzerine atılı hatası basın ve yayın yolu ile işlediği anlaşılmakla verilen ceza yarı oranında artırılarak 6 yıl mahpus cezası ile cezalandırılmasına ve Hükmolunan cezanın sanığın geleceğine muhtemel tesiri sanık lehine kıymetlendirilerek, tayin olunan cezasından TCK 62. unsuru uyarınca 1/6 oranında indirim yapılarak neticeten 5 yıl mahpus cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir” denildi.
‘BU KARAR TÜREL DEĞİLDİR’
Belge kapsamında üst sondan rastgele bir ceza çıkmaması gerektiğini belirten avukat Çelebi, Güven’in uzun vakittir Kürt siyasi hareketi içerisinde yer alan bir siyasetçi olduğunu ve ülkenin temel sıkıntılarına ait kendi kelamını dediğini belirtti. Siyasetçilerin ülkede yaşanan problemlerin tahlili noktasında dileklerini söyleyemeyecekse siyaset yapmanın manasının kalmadığını kaydeden Çelebi, “Siyaset halk ile konuşulur. İtimat, bir Kürtçe konuşma yaptığı için alt huduttan uzaklaşarak üst huduttan ceza verildi. İtimat konuşmasını Kürtçe yapmıştı ve çevirisini polisler yapmıştı. İddianame de bu türlü hazırlanmıştı. Biz de birinci günden itibaren mahkemeye dediğimiz tek şey; ‘Bu konuşma eski bir konuşma, içeriği hatırlanmıyor ötürüsıyla bu konuşmanın yanlışsız çevrilip çevrilmediğinden önemli kuşkularımız var. Bunun tarafsız kişi ve şahıslarca çevrilmesini ve belgeye konulmasını talep ediyoruz. Mahkeme tek bir talebimiz bulunmasına karşın kabul edilmedi. Bu gün savcılık tarafınca mütalaa verildi. Mütalaaya karşı savunma yapmak için mühlet talebinde bulunmamıza karşın kabul edilmedi. ötürüsıyla mahkeme sonucunı nasıl vereceği netleştirmişti. Savunma makamı olarak CMK’nın bize tanıdığı haklar aslında şeklen de olsa tanınmadı. Bu karar türel değildir. Mahkemenin vereceği gerekçeli sonucu açıklaması akabinde itiraz hakkımızı kullanacağız” diye konuştu. (MA)