Kışlada azapla vefata ağırlaştırılmış müebbet Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) er Uğur Kantar’ın vatani nazaranvini yaparken disiplin cezası sırasında azaptan vefatıyla ilgili 1’i firari, 6 sanıklı davada, Fırat Keser ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezasına çarptırıldı. 3 sanık hakkındaki davanın vakit aşımı niçiniyle düşürülmesine, 1 sanık hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedilirken, firari sanığın belgesi ise ayrıldı.
Kıbrıs 28’inci Mekanize Piyade Tümeni’nde vatani nazaranvini yapan Uğur Kantar, 2011’de aldığı disiplin cezası niçiniyle, ‘disko’ diye tabir edilen disiplin koğuşuna konuldu. Kantar, burada 16-25 Temmuz tarihleri içinde sandalyeye kelepçeli güneşin altında bekletme, tekme, tokat ve yumrukla darp etme halinde azaplar kararı kötüleşti. Kantar, sevk edildiği Ankara GATA’da 12 Ekim 2011’de ömrünü kaybetti.
Girne Askeri Mahkemesi, Kıbrıs 28’inci Mekanize Piyade Tümeni Disiplin Ceza ve Tutukevi Müdürlüğü’nde gardiyan olan sanıklar Piyade Çavuş Fırat Keser ve Piyade Er Ayhan Arslan’ı, ‘neticesi sebebiyle ağırlaşmış işkence’ cürmünden müebbet mahpus cezasına çarptırdı. Fakat Yargıtay, Uğur Kantar’ın dava evresinde öldüğü nedeni öne sürülerek yargılamanın ‘işkence kararı mevte niye olma’ hatasından yapılması gerektiğine hükmederek, sonucu bozdu. Dava evrakı, 15 Temmuz darbe teşebbüsünün akabinde askeri mahkemelerin kapatılması üzerine Ankara 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ne devredildi.
6 SANIK İÇİN YENİ İDDİANAME
Bunun üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 6 sanık hakkında ‘işkence kararı vefata niye olma’, ‘kamu nazaranvlisinin resmi dokümanda sahteciliği’ ve ‘suçu bildirmeme’ hatalarından iddianame düzenledi. İddianamede şüphelilerin, 16-25 Temmuz 2011 tarihleri içinde hükümlü olarak bulunan maktule biroldukça sefer fizikî şiddet uyguladıkları, su ve tuvalet muhtaçlığı taleplerini gereği üzere karşılamasına müsaade vermedikleri açıklandı. Kantar’a şuurunu kaybedecek biçimde uzun müddet fizikî şiddet uygulandığı ve 50 derece sıcaklık altında sandalye üzerinde kelepçeli olarak baygın biçimde bekletildiği açıklandı.
AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET MAHPUS
Ankara 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde bir daha görülen duruşmaya tutuklu sanık Fırat Keser katıldı. Olay sırasında tutukevinde er olarak bakılırsav yapan Süleyman Özdoğan, Özkan Belmen ve Ahmet Yurdusevdi ile askeri işçi Ayhan Şentürk ve firari sanık Ahmet Arslan ise yer almadı. Salonda, ölen Uğur Kantar’ın babası Aydın Kantar ve taraf avukatları da hazır bulundu.
Son kelamları sorulan sanık Fırat Keser, hatasız olduğunu ileri sürerek, tahliyesini istedi. Mahkeme heyeti, sanık Keser’e ‘işkence kararı vefata niçiniyet verme’ hatasından ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası verdi. Sanıklar Süleyman Özdoğan, Özkan Belmen ve Ahmet Yurdusevdi hakkında ‘suçu bildirmeme’ niçiniyle açılan kamu davasının vakit aşımı niçiniyle düşürülmesine hükmedildi. Üzerine atılı kabahatten daha evvel ‘hükmün açıklanması geri bırakılması’ sonucu verilen sanık Ayhan Şentürk hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildi. Firari sanık Ayhan Arslan’ın ise evrakının ayrılması kararlaştırıldı. (DHA)
Kıbrıs 28’inci Mekanize Piyade Tümeni’nde vatani nazaranvini yapan Uğur Kantar, 2011’de aldığı disiplin cezası niçiniyle, ‘disko’ diye tabir edilen disiplin koğuşuna konuldu. Kantar, burada 16-25 Temmuz tarihleri içinde sandalyeye kelepçeli güneşin altında bekletme, tekme, tokat ve yumrukla darp etme halinde azaplar kararı kötüleşti. Kantar, sevk edildiği Ankara GATA’da 12 Ekim 2011’de ömrünü kaybetti.
Girne Askeri Mahkemesi, Kıbrıs 28’inci Mekanize Piyade Tümeni Disiplin Ceza ve Tutukevi Müdürlüğü’nde gardiyan olan sanıklar Piyade Çavuş Fırat Keser ve Piyade Er Ayhan Arslan’ı, ‘neticesi sebebiyle ağırlaşmış işkence’ cürmünden müebbet mahpus cezasına çarptırdı. Fakat Yargıtay, Uğur Kantar’ın dava evresinde öldüğü nedeni öne sürülerek yargılamanın ‘işkence kararı mevte niye olma’ hatasından yapılması gerektiğine hükmederek, sonucu bozdu. Dava evrakı, 15 Temmuz darbe teşebbüsünün akabinde askeri mahkemelerin kapatılması üzerine Ankara 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ne devredildi.
6 SANIK İÇİN YENİ İDDİANAME
Bunun üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 6 sanık hakkında ‘işkence kararı vefata niye olma’, ‘kamu nazaranvlisinin resmi dokümanda sahteciliği’ ve ‘suçu bildirmeme’ hatalarından iddianame düzenledi. İddianamede şüphelilerin, 16-25 Temmuz 2011 tarihleri içinde hükümlü olarak bulunan maktule biroldukça sefer fizikî şiddet uyguladıkları, su ve tuvalet muhtaçlığı taleplerini gereği üzere karşılamasına müsaade vermedikleri açıklandı. Kantar’a şuurunu kaybedecek biçimde uzun müddet fizikî şiddet uygulandığı ve 50 derece sıcaklık altında sandalye üzerinde kelepçeli olarak baygın biçimde bekletildiği açıklandı.
AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET MAHPUS
Ankara 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde bir daha görülen duruşmaya tutuklu sanık Fırat Keser katıldı. Olay sırasında tutukevinde er olarak bakılırsav yapan Süleyman Özdoğan, Özkan Belmen ve Ahmet Yurdusevdi ile askeri işçi Ayhan Şentürk ve firari sanık Ahmet Arslan ise yer almadı. Salonda, ölen Uğur Kantar’ın babası Aydın Kantar ve taraf avukatları da hazır bulundu.
Son kelamları sorulan sanık Fırat Keser, hatasız olduğunu ileri sürerek, tahliyesini istedi. Mahkeme heyeti, sanık Keser’e ‘işkence kararı vefata niçiniyet verme’ hatasından ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası verdi. Sanıklar Süleyman Özdoğan, Özkan Belmen ve Ahmet Yurdusevdi hakkında ‘suçu bildirmeme’ niçiniyle açılan kamu davasının vakit aşımı niçiniyle düşürülmesine hükmedildi. Üzerine atılı kabahatten daha evvel ‘hükmün açıklanması geri bırakılması’ sonucu verilen sanık Ayhan Şentürk hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildi. Firari sanık Ayhan Arslan’ın ise evrakının ayrılması kararlaştırıldı. (DHA)