Israrlı takibe ceza ‘önümüzdeki yargı paketine’ kaldı ANKARA- Meclis Adalet Komisyonu’nda görüşmeleri tamamlanan ‘4. Yargı Paketi’nde boşanmış eşe karşı işlenen cürümler, eşe karşı işlenmiş cürüm üzere ağır ceza kapsamına alınırken, biroldukca hanımın ortak şikayeti olan ‘ısrarlı takip’ kabahat kapsamına dahil edilmedi. Bu duruma muhalefet milletvekilleri ve bayan örgütleri reaksiyon gösterdi.
‘ISRARLI TAKİBİNİN HATA OLMAMASI EKSİKLİK VE GAYRİMEŞRU BİR GECİKMEDİR’
CHP İstanbul Milletvekili Zeynel Emre, İstanbul Sözleşmesi’nin ‘ısrarlı takibe’ ait açıkça kararı olduğuna ve İnsan Hakları Aksiyon Planı’nda bu tarafta bir düzenlemenin öngörüldüğüne dikkat çekerek, “Israrlı takibin hata olarak ihdası rastgele bir özel ön hazırlık ya da teknik kuvvetlik içermemekte. Bu sebeple, kanun teklifinde ısrarlı takibin cürüm olarak ihdas edilmemesi ve bu sürecin geciktirilmesi, bayana yönelik şiddetle uğraşın ceza hukuku ayağı açısından kıymetli bir eksiklik ve gayrimeşru bir gecikmedir. İnsan Hakları Hareket Planı’na da bariz bir tutarsızlık olarak görüyoruz. Hızlı ve acil yasal önlemlerin geleceğinin ertelenmesi, bayanlara yönelik muhtemel şiddet aksiyonları için elverişli bir yer oluşturulmasını kolaylaştırmaktadır” dedi.
‘5. YARGI PAKETİNDE GELECEK’
4. Yargı Islahat Paketi’nin imzacıları içinde yer alan AK Parti Tokat Milletvekili Yusuf Beyazıt ise ‘ısrarlı takip’ konusunun çabucak sonrasında gelecek yargı paketlerinde olacağına işaret etti, “Bu husustaki değerlendirmeyi yapıp önümüzdeki çalışmada bir daha getireceğimizi de tabir etmek istiyorum” dedi.
GÜLLÜ: BAYANLARI KATEGORİZE ETMEKTEN VAZGEÇİN!
Türkiye Bayan Dernekleri Federasyonu (TKDF) Lideri Canan Güllü, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül ile yaptıkları görüşmelerde bayana karşı şiddetin kabahat tarifi olmasını ve ‘ısrarlı takibin’ yargı paketine eklenmesini talep ettiklerini tabir etti.
Güllü, “Israrlı takip’ Meclis’e kadar geldi. Sayın Bakan Gül’e “umarım devamı gelir” dedim, “engeller var” dedi. Bayana yönelik şiddet kategorize edilmemeli. Biz yalnızca imam nikahlı değil, birlikte yaşanan her münasebette şiddet uygulanmışsa failin tıpkı biçimde cezalandırılmasını istiyoruz. Kurulda bulunan kimi arkadaşlara bayanları ‘nikahlı- nikahsız diye ayrımdan vazgeçmesini, erkek şiddetine karşı yeni mevzuat düzenlemelerine takviye vermelerini öneririm. Komitede ‘kadınlar’ ile ilgili karar basamaklarında Adalet Bakanlığı başta olmak üzere yetkililer alanda çalışan hangi sivil toplum kuruluşu ile görüşmüşler?” diye sordu.
‘ISRARLI TAKİBİNİN HATA OLMAMASI EKSİKLİK VE GAYRİMEŞRU BİR GECİKMEDİR’
CHP İstanbul Milletvekili Zeynel Emre, İstanbul Sözleşmesi’nin ‘ısrarlı takibe’ ait açıkça kararı olduğuna ve İnsan Hakları Aksiyon Planı’nda bu tarafta bir düzenlemenin öngörüldüğüne dikkat çekerek, “Israrlı takibin hata olarak ihdası rastgele bir özel ön hazırlık ya da teknik kuvvetlik içermemekte. Bu sebeple, kanun teklifinde ısrarlı takibin cürüm olarak ihdas edilmemesi ve bu sürecin geciktirilmesi, bayana yönelik şiddetle uğraşın ceza hukuku ayağı açısından kıymetli bir eksiklik ve gayrimeşru bir gecikmedir. İnsan Hakları Hareket Planı’na da bariz bir tutarsızlık olarak görüyoruz. Hızlı ve acil yasal önlemlerin geleceğinin ertelenmesi, bayanlara yönelik muhtemel şiddet aksiyonları için elverişli bir yer oluşturulmasını kolaylaştırmaktadır” dedi.
‘5. YARGI PAKETİNDE GELECEK’
4. Yargı Islahat Paketi’nin imzacıları içinde yer alan AK Parti Tokat Milletvekili Yusuf Beyazıt ise ‘ısrarlı takip’ konusunun çabucak sonrasında gelecek yargı paketlerinde olacağına işaret etti, “Bu husustaki değerlendirmeyi yapıp önümüzdeki çalışmada bir daha getireceğimizi de tabir etmek istiyorum” dedi.
GÜLLÜ: BAYANLARI KATEGORİZE ETMEKTEN VAZGEÇİN!
Türkiye Bayan Dernekleri Federasyonu (TKDF) Lideri Canan Güllü, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül ile yaptıkları görüşmelerde bayana karşı şiddetin kabahat tarifi olmasını ve ‘ısrarlı takibin’ yargı paketine eklenmesini talep ettiklerini tabir etti.
Güllü, “Israrlı takip’ Meclis’e kadar geldi. Sayın Bakan Gül’e “umarım devamı gelir” dedim, “engeller var” dedi. Bayana yönelik şiddet kategorize edilmemeli. Biz yalnızca imam nikahlı değil, birlikte yaşanan her münasebette şiddet uygulanmışsa failin tıpkı biçimde cezalandırılmasını istiyoruz. Kurulda bulunan kimi arkadaşlara bayanları ‘nikahlı- nikahsız diye ayrımdan vazgeçmesini, erkek şiddetine karşı yeni mevzuat düzenlemelerine takviye vermelerini öneririm. Komitede ‘kadınlar’ ile ilgili karar basamaklarında Adalet Bakanlığı başta olmak üzere yetkililer alanda çalışan hangi sivil toplum kuruluşu ile görüşmüşler?” diye sordu.