İnsanların Mars’a gitmesi için en uygun vakit belirlendi! Dünya genelinde uzay ajansları, gelecekte Mars’a beşerli bakılırsavler planlıyor. Hatta insanların Kızıl Gezegen’de barınmak için üsler inşa edebileceği düşünülüyor. Lakin bu bakılırsavlerde tehlike arz eden bir nokta var.
Mevcut teknolojiyle Mars’a insansız uzay seyahati en az 7 ay sürüyor. Beşerli seyahatte bu mühlet en az 9 aya çıkıyor. Bilim insanları, bu uzun seyahatte astronotların beyin hasarı, mide-bağırsak meseleleri ve kanser riskine dair telaşlarını lisana getiriyor.
MARS’A OLAN MİSYONLARDA TEKNOLOJİK ZORLUK VAR
Öte yandan yeni bir araştırmaya göre Mars seyahatinde en uygun vakti seçmek, bu risklerin azaltılmasını sağlayabilir.
Akademik mecmua Space Weather’da yayımlanan makalede Kaliforniya Üniversitesi’nden araştırmacılar, “Bu çalışma, ışınımun uzay seyahatlerine katı sınırlamalar getirmesine ve Mars’a beşerli bakılırsavler için teknolojik zorluklar ortaya çıkarmasına karşın, bu biçimde bir bakılırsavin hala uygulanabilir olduğunu gösteriyor” diye yazdı.
Beşerli seyahatlere tehlike arz eden iki ana parçacık ışınımu çeşidi bulunuyor: Güneş’ten gelen güçlü parçacıklar ve Güneş Sistemi’nin haricinden gelen galaktik kozmik ışınlar.
Astronotların bu ışınlardan en az etkileneceği biçimde Mars’a seyahat etmesi için en uygun vakti belirlemek isteyen araştırmacılar, bilgisayar ortamında bir dizi simülasyon yaptı.
Bulgular, Güneş’in aktivite düzeyinin en yüksek olduğu “solar maksimum” evrelerinde bu parçacıklardan kaçınmanın daha muhtemel olduğunu ortaya koydu.
Independent Türkçe’nin haberine göre Güneş her 11 yılda bir, sakin ve fırtınalı geçen bir döngüsünü tamamlıyor ve yenisini başlatıyor. Bu döngüler sırasında sakin geçen evreye “solar minimum”, daha şiddetli geçen evreye ise “solar maksimum” ismi veriliyor.
Araştırmacılar, solar azamî evresinin, astronotları nasıl koruyacağını şöyleki deklare etti:
Güneş’in azamî evresi sırasında uzak galaksilerden gelen en tehlikeli ve enerjik parçacıklar, artan Güneş aktivitesi tarafınca saptırılıyor.
Kaliforniya Üniversitesi’nden yapılan açıklamada, Kızıl Gezegen’e gidiş dönüşün kesinlikle 4 yıldan kısa sürmesi gerektiği de vurgulandı. Uzun süren uçuşların ana tehlikesinin Güneş Sistemi’nin haricinden gelen parçacıklar olduğu aktarıldı.
Galaktik kozmik ışınların, Güneş aktivitesinin tepe yapmasından daha sonraki 6 ila 12 ay ortasında en düşük düzeye ulaştığını tabir edildi.
Öte yandan uzay aracı tasarımcılarının, bir daha de astronotları Güneş’in kendisinden gelen parçacıklardan muhafazaya odaklanması gerekecek.
Araştırmacılar, bulgularından hareketle, esirgeyici kalkanların kalınlığı artırarak bu sorunun üstesinden gelebileceklerini düşünüyor.
Mevcut teknolojiyle Mars’a insansız uzay seyahati en az 7 ay sürüyor. Beşerli seyahatte bu mühlet en az 9 aya çıkıyor. Bilim insanları, bu uzun seyahatte astronotların beyin hasarı, mide-bağırsak meseleleri ve kanser riskine dair telaşlarını lisana getiriyor.
MARS’A OLAN MİSYONLARDA TEKNOLOJİK ZORLUK VAR
Öte yandan yeni bir araştırmaya göre Mars seyahatinde en uygun vakti seçmek, bu risklerin azaltılmasını sağlayabilir.
Akademik mecmua Space Weather’da yayımlanan makalede Kaliforniya Üniversitesi’nden araştırmacılar, “Bu çalışma, ışınımun uzay seyahatlerine katı sınırlamalar getirmesine ve Mars’a beşerli bakılırsavler için teknolojik zorluklar ortaya çıkarmasına karşın, bu biçimde bir bakılırsavin hala uygulanabilir olduğunu gösteriyor” diye yazdı.
Beşerli seyahatlere tehlike arz eden iki ana parçacık ışınımu çeşidi bulunuyor: Güneş’ten gelen güçlü parçacıklar ve Güneş Sistemi’nin haricinden gelen galaktik kozmik ışınlar.
Astronotların bu ışınlardan en az etkileneceği biçimde Mars’a seyahat etmesi için en uygun vakti belirlemek isteyen araştırmacılar, bilgisayar ortamında bir dizi simülasyon yaptı.
Bulgular, Güneş’in aktivite düzeyinin en yüksek olduğu “solar maksimum” evrelerinde bu parçacıklardan kaçınmanın daha muhtemel olduğunu ortaya koydu.
Independent Türkçe’nin haberine göre Güneş her 11 yılda bir, sakin ve fırtınalı geçen bir döngüsünü tamamlıyor ve yenisini başlatıyor. Bu döngüler sırasında sakin geçen evreye “solar minimum”, daha şiddetli geçen evreye ise “solar maksimum” ismi veriliyor.
Araştırmacılar, solar azamî evresinin, astronotları nasıl koruyacağını şöyleki deklare etti:
Güneş’in azamî evresi sırasında uzak galaksilerden gelen en tehlikeli ve enerjik parçacıklar, artan Güneş aktivitesi tarafınca saptırılıyor.
Kaliforniya Üniversitesi’nden yapılan açıklamada, Kızıl Gezegen’e gidiş dönüşün kesinlikle 4 yıldan kısa sürmesi gerektiği de vurgulandı. Uzun süren uçuşların ana tehlikesinin Güneş Sistemi’nin haricinden gelen parçacıklar olduğu aktarıldı.
Galaktik kozmik ışınların, Güneş aktivitesinin tepe yapmasından daha sonraki 6 ila 12 ay ortasında en düşük düzeye ulaştığını tabir edildi.
Öte yandan uzay aracı tasarımcılarının, bir daha de astronotları Güneş’in kendisinden gelen parçacıklardan muhafazaya odaklanması gerekecek.
Araştırmacılar, bulgularından hareketle, esirgeyici kalkanların kalınlığı artırarak bu sorunun üstesinden gelebileceklerini düşünüyor.