Helin Hasret Şen’i öldürmekle suçlanan polis Maraş’ta burun kırdı Sokağa çıkma yasakları devrinde 12 yaşındaki Helin Hasret Şen’in öldürülmesine ait hakkında dava açılan polis Abdullah E., nazaranv yaptığı Maraş’ta bir kişinin burnunu kırdı.
Diyarbakır’ın Sur ilçesinde ilan edilen sokağa çıkma yasağının devam ettiği 12 Ekim 2015’te ekmek almaya giden Helin Hasret Şen’in (12), kobra tipi zırhlı araçtan açılan ateş kararı vefatına niye olmakla suçlanan sanık polis Abdullah E. hakkında soruşturma müsaadesi alınmadığı için yargılamasının durdurulması sonucu alındı. Akabinde soruşturma müsaadesi alınmasıyla yine yargılanmasına devam edilen Abdullah E. bu sefer Maraş’ta bir suça karıştı. Abdullah E. Maraş’ta tartıştığı Murat G.’nin burnunu kırdı. Tarafların şikayetçi olması üzerine polis Abdullah E. hakkında “Kamu nazaranvlisinin sahip bulunduğu nüfuz berbata kullanılmak suretiyle kemik kırığı oluşturacak biçimde taammüden yaralama” hatasından, Murat G. hakkında ise “Kamu bakılırsavlisine karşı nazaranvinden dolayı alenen hakaret” kabahatinden Maraş 7’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.
Tarafların şüpheli-müşteki olduğu davanın iddianamesine göre, olay 5 Haziran 2019’da meydana geldi. İddianamede, Maraş Kalesi civarında Murat G. ile Ghoniya R. ve Adil Ö.’nün ortalarında tartışma çıktığı ve tarafların birbirlerini sıradan biçimde yaralaması üzerine olay yerine Maraş Vilayet Emniyet Müdürlüğü Devriye Grupları Amirliği’nde bakılırsavli olan Abdullah E. ve Yunus K.’nin sevk edildiği açıklandı. Polislerin Murat G.’yi Necip Fazıl Kent Hastanesi Acil Servisi’ne götürdüğü tabir edilen iddianamede, burada, Murat G.’nin alkolün tesiriyle Abdullah E.’ye küfür ettiği öne sürüldü. Bunun üzerine Abdullah E.’nin de Murat G.’nin hızına yumruk attığı ve Murat G.’yi polis noktasına zorla soktuğu kaydedilen iddianamede, Murat G.’nin hastane raporunda burnunda sıradan tıbbi müdahale ile giderilemez kemik kırığı olduğunun tespit edildiği kaydedildi.
‘TELSİZLE BURNUMA VURDU’
Burnu kırılan Murat G.’nin sözüne de yer verilen iddianamede, Murat G.’nin bir olaya karışmadığını, polise kendisinin öteki biriyle karıştığını dediğini, hastanedeki polis odasında bekledikleri sırada, Abdullah E.’nin birden elindeki telsizle yüzüne ve burnuna hakikat vurduğunu, akabinde kendisini polis noktasına sokup yere yatırdığını ve kendisini tekmelediğini anlattığı söz edildi.
TEZLERİ REDDETTİ
Abdullah E. ise iddianameye yansıyan sözüne nazaran, suçlamaları kabul etmeyerek, Murat, G.’nin kendisine küfür ettiğini, polis telsizini alıp kendisine saldırdığını, telsizin omuzuna gelmesiyle kırıldığını savundu. İddianamede Abdullah E.’nin sözleri şöyle anlatıldı: “Murat’ın telsizi geri çekerken telsizin kendi yüzüne geldiğini ve yüzünü çizdiğini, bunun üzerine şahsa kelepçe takmak istediğini lakin şahsın kendisini yere atması kararı yüzünün üstüne düştüğünü, yerden kaldırdığı sırada da Murat’ın genelde kullandığı sağ elini tutup çevirdiğini, Murat’ı darp etmediğini, kendisine izletilen güvenlik kamerası manzaraları ile ilgili olarak Murat’ın bağırıp çağırması üzerine polis noktasına soktuğu sırada elinin kayması kararı vurmuş üzere göründüğünü lakin vurmadığını, olaylar niçiniyle Murat G.’den şikayetçi olduğunu ve atılı suçlamayı kabul etmediğini belirttiği…”
İddianamede ayrıyeten, Abdullah E.’nin Murat G.’nin telsizle omuzuna vurduğu beyanına karşılık hastane raporunda omzunda rastgele bir yara izine rastlanılmadığı vurgulandı. Güvenlik kameralarından Abdullah E.’nin Murat G.’yi darp ettiğinin sabit olduğu söz edilen iddianamede, Abdullah E.’nin 2 ile 6 yıl ortası değişen mahpusu istendi. İddianamede, müşteki sanık Murat G. için ise bir ile 3 yıl ortası değişen mahpus cezasıyla cezalandırılması istendi. (MA)
Diyarbakır’ın Sur ilçesinde ilan edilen sokağa çıkma yasağının devam ettiği 12 Ekim 2015’te ekmek almaya giden Helin Hasret Şen’in (12), kobra tipi zırhlı araçtan açılan ateş kararı vefatına niye olmakla suçlanan sanık polis Abdullah E. hakkında soruşturma müsaadesi alınmadığı için yargılamasının durdurulması sonucu alındı. Akabinde soruşturma müsaadesi alınmasıyla yine yargılanmasına devam edilen Abdullah E. bu sefer Maraş’ta bir suça karıştı. Abdullah E. Maraş’ta tartıştığı Murat G.’nin burnunu kırdı. Tarafların şikayetçi olması üzerine polis Abdullah E. hakkında “Kamu nazaranvlisinin sahip bulunduğu nüfuz berbata kullanılmak suretiyle kemik kırığı oluşturacak biçimde taammüden yaralama” hatasından, Murat G. hakkında ise “Kamu bakılırsavlisine karşı nazaranvinden dolayı alenen hakaret” kabahatinden Maraş 7’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.
Tarafların şüpheli-müşteki olduğu davanın iddianamesine göre, olay 5 Haziran 2019’da meydana geldi. İddianamede, Maraş Kalesi civarında Murat G. ile Ghoniya R. ve Adil Ö.’nün ortalarında tartışma çıktığı ve tarafların birbirlerini sıradan biçimde yaralaması üzerine olay yerine Maraş Vilayet Emniyet Müdürlüğü Devriye Grupları Amirliği’nde bakılırsavli olan Abdullah E. ve Yunus K.’nin sevk edildiği açıklandı. Polislerin Murat G.’yi Necip Fazıl Kent Hastanesi Acil Servisi’ne götürdüğü tabir edilen iddianamede, burada, Murat G.’nin alkolün tesiriyle Abdullah E.’ye küfür ettiği öne sürüldü. Bunun üzerine Abdullah E.’nin de Murat G.’nin hızına yumruk attığı ve Murat G.’yi polis noktasına zorla soktuğu kaydedilen iddianamede, Murat G.’nin hastane raporunda burnunda sıradan tıbbi müdahale ile giderilemez kemik kırığı olduğunun tespit edildiği kaydedildi.
‘TELSİZLE BURNUMA VURDU’
Burnu kırılan Murat G.’nin sözüne de yer verilen iddianamede, Murat G.’nin bir olaya karışmadığını, polise kendisinin öteki biriyle karıştığını dediğini, hastanedeki polis odasında bekledikleri sırada, Abdullah E.’nin birden elindeki telsizle yüzüne ve burnuna hakikat vurduğunu, akabinde kendisini polis noktasına sokup yere yatırdığını ve kendisini tekmelediğini anlattığı söz edildi.
TEZLERİ REDDETTİ
Abdullah E. ise iddianameye yansıyan sözüne nazaran, suçlamaları kabul etmeyerek, Murat, G.’nin kendisine küfür ettiğini, polis telsizini alıp kendisine saldırdığını, telsizin omuzuna gelmesiyle kırıldığını savundu. İddianamede Abdullah E.’nin sözleri şöyle anlatıldı: “Murat’ın telsizi geri çekerken telsizin kendi yüzüne geldiğini ve yüzünü çizdiğini, bunun üzerine şahsa kelepçe takmak istediğini lakin şahsın kendisini yere atması kararı yüzünün üstüne düştüğünü, yerden kaldırdığı sırada da Murat’ın genelde kullandığı sağ elini tutup çevirdiğini, Murat’ı darp etmediğini, kendisine izletilen güvenlik kamerası manzaraları ile ilgili olarak Murat’ın bağırıp çağırması üzerine polis noktasına soktuğu sırada elinin kayması kararı vurmuş üzere göründüğünü lakin vurmadığını, olaylar niçiniyle Murat G.’den şikayetçi olduğunu ve atılı suçlamayı kabul etmediğini belirttiği…”
İddianamede ayrıyeten, Abdullah E.’nin Murat G.’nin telsizle omuzuna vurduğu beyanına karşılık hastane raporunda omzunda rastgele bir yara izine rastlanılmadığı vurgulandı. Güvenlik kameralarından Abdullah E.’nin Murat G.’yi darp ettiğinin sabit olduğu söz edilen iddianamede, Abdullah E.’nin 2 ile 6 yıl ortası değişen mahpusu istendi. İddianamede, müşteki sanık Murat G. için ise bir ile 3 yıl ortası değişen mahpus cezasıyla cezalandırılması istendi. (MA)