Dünyanın en çalışkan insanı kimdir ?

Kaan

New member
9 Mar 2024
206
0
0
Dünyanın En Çalışkan İnsanı Kimdir?

Merhaba arkadaşlar,

Geçen gün kendime şunu sordum: “Acaba dünyanın en çalışkan insanı kimdir?” Hani böyle Guinness Rekorlar Kitabı’na girmiş biri mi, tarihe damga vurmuş bir lider mi, yoksa ismini hiç duymadığımız ama günün 18 saatini tarlada ya da fabrikada geçiren bir emekçi mi? İşte bu sorunun peşinden gidince, aslında çalışkanlık kavramının çok katmanlı ve tartışmalı olduğunu fark ettim. Sizlerle de paylaşmak istedim çünkü eminim her birinizin farklı bir bakış açısı vardır.

Çalışkanlık Kime Göre, Neye Göre?

Ali mesela, çevremdeki en stratejik düşünen arkadaşlarımdan biridir. Ona göre çalışkanlık, somut çıktılarla ölçülür. “Bir insan, belli bir süre içinde maksimum verimi üretebiliyorsa çalışkandır” der. Çizelgeler yapar, örnekler verir, tarihsel figürlerden örnekler sıralar. Edison’un binlerce denemesini, Steve Jobs’un disiplinini anlatır. Erkeklerin çözüm odaklı ve stratejik yönü burada kendini gösterir: çalışkanlık bir matematik denklemi gibi formüle edilir.

Ama Zeynep’e sorarsanız, durum bambaşka. Ona göre çalışkanlık, başkalarının hayatına dokunabilmektir. Bir annenin çocuğu için sabah erkenden kalkıp kahvaltı hazırlaması, bir öğretmenin onlarca öğrenciye tek tek ilgi göstermesi… İşte bu empati dolu yaklaşım, kadınların ilişkisel bakışını ortaya koyar. Zeynep “Çalışkanlık sadece üretmek değil, bir yüreğe emek vermektir” der.

Peki haklı olan kim?

Eleştirel Bir Bakış: Başarı mı, Emek mi?

Şimdi biraz sorgulamak gerek. Edison ya da Jobs gibi isimler tarihe “en çalışkan” diye geçiyor. Ama onların arkasında sabahlara kadar çalışan ekipler, ailelerinden fedakârlık yapan kadınlar, hatta ismi hiç anılmayan işçiler vardı. Gerçekten çalışkanlık bireysel bir başarıya indirgenebilir mi? Yoksa bu, biraz da tarih kitaplarının bize oynadığı bir oyun mu?

Murat’ın bakışı ise daha net: “Sonuç varsa çalışkanlık vardır.” Ona göre Nobel ödülü alan bilim insanı en çalışkandır çünkü emeği somut bir ödülle taçlanmıştır. Hızlı, pratik, net bir yaklaşım. Ama Elif buna itiraz eder: “Bir kadının evde görünmeyen emeğini neden görmüyorsunuz? Geceleri çocuğunu uyandırmadan ateşini düşürmeye çalışan anne, hiçbir ödül almıyor ama ondan daha çalışkan kim olabilir?”

Bu noktada çalışkanlık kavramı çatallanıyor: Biri verime bakıyor, diğeri duygusal emeğe. Biri somut başarıları işaret ediyor, diğeri görünmeyeni görüyor.

Çalışkanlığın Görünmeyen Yüzü

Kabul etmek lazım ki toplum çalışkanlığı genelde erkeklerin stratejik ve çözüme odaklı bakışıyla tanımlıyor: saatlerce masa başında çalışan, icatlar yapan, şirketler kuran insanlar… Ama mutfağın içinde saatler harcayan kadının emeği genellikle “görev” sayılıyor, “çalışkanlık” değil.

Bu da ciddi bir eleştiri noktası. Çünkü biz çalışkanlığı ölçerken sadece parlayan başarıları görüyoruz. Oysa sağlıksız bir dünyada, tükenmiş insanlarla dolu bir toplumda yaşıyorsak, çalışkanlık tanımını yeniden düşünmemiz gerekmiyor mu?

Ali’nin yaklaşımı bize yol haritası çıkarır, ama Zeynep’in yaklaşımı insana dokunur. Murat’ın bakışı hız kazandırır, Elif’in bakışı ise dengeler. Belki de “en çalışkan insan” diye birini seçmek yerine, farklı çalışkanlık türlerini anlamamız gerekiyor.

Sizce Kim Daha Çalışkan?

Şimdi size soruyorum:

— Günde 16 saat fabrikada çalışan ama adı tarihe geçmeyen işçi mi daha çalışkan?

— Yoksa bir icat uğruna sabahlayan, ama binlerce denemesi arasında insanları tüketen bilim insanı mı?

— Ya da hiçbir yerde adı geçmeyen, ama ailesini ayakta tutmak için her gün sessizce emek veren anne mi?

Bence bu soruların cevabı hepimizin hayata bakışıyla alakalı.

Toplumsal Mitler ve Gerçekler

“Dünyanın en çalışkan insanı” sorusu biraz da toplumsal mitlerin ürünü. Tarih, genelde erkeklerin çözüm odaklı başarı hikâyelerini ön plana çıkarıyor. Kadınların görünmez emeği ise çoğu zaman gölgede kalıyor. İşte bu noktada empatik ve ilişkisel bakış açısı devreye girmeli. Çünkü çalışkanlık sadece sonuç odaklı değil, süreç odaklı da bir kavramdır.

Zeynep’in dediği gibi: “Birinin hayatına dokunmak da çalışkanlıktır.”

Ali’nin dediği gibi: “Planlı ve verimli olmak da çalışkanlıktır.”

İkisi birden olunca belki de en anlamlı tanıma ulaşabiliriz.

Son Söz ve Tartışmaya Davet

Benim vardığım sonuç şu: Dünyanın en çalışkan insanını belirlemek imkânsız. Çünkü çalışkanlık, hem erkeklerin stratejik bakışıyla hem kadınların empatik yaklaşımıyla birlikte anlam kazanıyor. Biri eksik olursa tanım yarım kalıyor.

Ama eminim ki sizlerin de farklı fikirleriniz vardır.

— Sizce çalışkanlık sonuçlarla mı ölçülür, yoksa süreçteki emekle mi?

— Görünmez emek, gerçekten görünmez kalmalı mı?

— Tarihe geçen çalışkanlık ile günlük hayatta sessizce verilen emek arasında nasıl bir fark var?

Hadi şimdi sözü size bırakıyorum. Bakalım forumun en çalışkan tartışması buradan mı çıkacak?

Kelime sayısı: ~835