Akşener’e anlattılar: Yangın daha sonrası bir de sel korkusu MARMARİS – DÜZGÜN Parti Genel Lideri Meral Akşener, yangın bölgesi Muğla’da incelemelerini sürdürüyor. Marmaris’te Hisarönü Köyü’nü ziyaret eden Akşener burada vatandaşları dinledi. Yanan bölgelerde yapılaşma riskine dikkat çeken köylüler bölgeye bir maden açılacağı ve baraj yapılacağı istikametindeki savlarını lisana getirdi. Bunun daha epey ağaç kesilmesine yol açacağını söyleyen vatandaşlar buna müsaade verilmemesini istedi.
Hisarönü Köyü’nde doğup büyüyen, 3 çocuk annesi Hüsniye Hanım gözyaşları ortasında yaşadıklarını anlattı. Hüsniye Hanım, “Dağlara baktıkça epey üzülüyorum. Dağların ağladığını düşünüyorum. Hiç bu kadar yanmamıştı. Uzaktan baktılar yanmasına” dedi.
Bodrum da olduğu üzere Marmaris’te de ormanların yanmasının akabinde, yaşanacak çok yağışların sel riskine yol açtığına vurgu yapıldı. Hüsniye Hanım, “Dereleri ıslah edin bir de sel yaşarsak bunu kaldıramayız” dedi.
Marmaris Turgut Mahallesi’nde yaşayan bir vatandaş da sel tehlikesine dikkat çekti, “Yangınla büyük bir cehennemi, büyük bir felaketi yaşadık. Artık bir diğer tehlike var. Osmaniye’nin tüm seli buradan geçiyor. Bizi kışın bu tehlike bekliyor. Tedbir alınmalı. İnşallah devletimiz bize bunu yaşatmaz” dedi.
Hisarönü’nden bir genç de “Eylül ayına kadar ağaçlar yenilenmezse sel gelir’ uyarısı yaptı. Yangınların olmaması ve yangın durumunda yapılması gerekenlere dair konuşan 11 yaşındaki bir çocuk ise, “Herkes karşı bulunmasına karşın bu maden ocakları niye yapılıyor?” diye sordu.
Orhaniye Mahallesi’nde konuşan bir vatandaş, “Ülke yıllardır alevsiz yanıyordu artık alevlerle yanıyor” dedi. 18 yıl evvel de yangın yaşandığını, bu biçimde uçak müdahalesi ile söndüğünü anlatan vatandaş, alevlere müdahale eden gençler olmasa köyün de yanmış olabileceğini söylemiş oldu.
Bakanlığa bağlı Orman Müdürlüğü’nün çalışanlarına yetki dışı olduğu nedeni öne sürülerek alevler köye geldiğinde müdahale edilmemesi talimatı verildiğini sav eden bir kişi, “Yangında, en kıymetli vakitte sular kesildi. Bize Allah yardım etti diğeri yardım etmedi. Bu bu biçimde devam etmez buna milletçe son vereceğiz” dedi.
Toplantıya katılan bir bayan da, “Korkmayacağız, tutuklarlarsa tutuklasınlar. Susmayacağız” diye bağırdı. Toplantıya katılan bir bölge sakini, “Kafamıza çay, kömür atılmasın, çocuklarımıza iş gelecek imkanı istiyoruz” derken yangın sürecinde dayanak görmediklerini söyleyen bir kişi, “Devlet yoktu burada. Bunları halk başardı” diye konuştu.
EN BÜYÜK ZİYANI ARICILAR GÖRECEK
Turgut Mahallesi’nde bir öbür vatandaş ise, yangından daha sonra en büyük ziyanı arıcıların bakılırsaceğini söylemiş oldu, ‘Bir çam ağacının yetişmesi 40 yıl” dedi.
Hisarönü Köyü’nde doğup büyüyen, 3 çocuk annesi Hüsniye Hanım gözyaşları ortasında yaşadıklarını anlattı. Hüsniye Hanım, “Dağlara baktıkça epey üzülüyorum. Dağların ağladığını düşünüyorum. Hiç bu kadar yanmamıştı. Uzaktan baktılar yanmasına” dedi.
Bodrum da olduğu üzere Marmaris’te de ormanların yanmasının akabinde, yaşanacak çok yağışların sel riskine yol açtığına vurgu yapıldı. Hüsniye Hanım, “Dereleri ıslah edin bir de sel yaşarsak bunu kaldıramayız” dedi.
Marmaris Turgut Mahallesi’nde yaşayan bir vatandaş da sel tehlikesine dikkat çekti, “Yangınla büyük bir cehennemi, büyük bir felaketi yaşadık. Artık bir diğer tehlike var. Osmaniye’nin tüm seli buradan geçiyor. Bizi kışın bu tehlike bekliyor. Tedbir alınmalı. İnşallah devletimiz bize bunu yaşatmaz” dedi.
Hisarönü’nden bir genç de “Eylül ayına kadar ağaçlar yenilenmezse sel gelir’ uyarısı yaptı. Yangınların olmaması ve yangın durumunda yapılması gerekenlere dair konuşan 11 yaşındaki bir çocuk ise, “Herkes karşı bulunmasına karşın bu maden ocakları niye yapılıyor?” diye sordu.
Orhaniye Mahallesi’nde konuşan bir vatandaş, “Ülke yıllardır alevsiz yanıyordu artık alevlerle yanıyor” dedi. 18 yıl evvel de yangın yaşandığını, bu biçimde uçak müdahalesi ile söndüğünü anlatan vatandaş, alevlere müdahale eden gençler olmasa köyün de yanmış olabileceğini söylemiş oldu.
Bakanlığa bağlı Orman Müdürlüğü’nün çalışanlarına yetki dışı olduğu nedeni öne sürülerek alevler köye geldiğinde müdahale edilmemesi talimatı verildiğini sav eden bir kişi, “Yangında, en kıymetli vakitte sular kesildi. Bize Allah yardım etti diğeri yardım etmedi. Bu bu biçimde devam etmez buna milletçe son vereceğiz” dedi.
Toplantıya katılan bir bayan da, “Korkmayacağız, tutuklarlarsa tutuklasınlar. Susmayacağız” diye bağırdı. Toplantıya katılan bir bölge sakini, “Kafamıza çay, kömür atılmasın, çocuklarımıza iş gelecek imkanı istiyoruz” derken yangın sürecinde dayanak görmediklerini söyleyen bir kişi, “Devlet yoktu burada. Bunları halk başardı” diye konuştu.
EN BÜYÜK ZİYANI ARICILAR GÖRECEK
Turgut Mahallesi’nde bir öbür vatandaş ise, yangından daha sonra en büyük ziyanı arıcıların bakılırsaceğini söylemiş oldu, ‘Bir çam ağacının yetişmesi 40 yıl” dedi.